Ne güzel söylemiş Şems-i Tebrizi...
"Anladım ki insanlar susanı korkak,
görmezden geleni aptal, affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar. Oysa ki ;biz istediğimiz kadar hayatımızdalar. Göz yumduğumuz kadar dürüstler ve sustuğumuz kadar insanlar."
"İnsan ne yerse o kokar. Ne okursa onu konuşur. Kimi seviyorsa kalbi o kadardır. Sizsiniz kendinizle ilgili tüm cevapları kendinizi tanıyacak olana sunan. Yaşamınız verir sizi ele. Müzik arşivinizden bellidir kişiliğiniz. Aşkı sevme biçiminiz. Dinlediğin tarz müzikte saklıdır sevgiye olan şiddetiniz. En kötüye vereceğiniz cezadır adalet. Herkes sever doğduğu toprağı, oraya bomba düştüğünde belli olur kimliğiniz. Sevgi bir bütün diyalog evrene karşı. Yağmurda ıslak bir kediye puslanmıyorsa gözleriniz, aşk sözlerini sakının siz. Komşunuzla sohbetimiz kadar uzaktakine olan bağımız. Mesafe denilen tanım sadece zamanla ilintili. Yoksa yalnız bir gecede bir kahve yudumlarken de onu anabiliriz. İnsan çevresi kadar güçlüdür. Kaç el uzattıysan o dostluklarla sınanırsın karanlığında. Aile bağın kadar bağlısın hayata. Sana karşı yapılan her şeye rağmen duruşundadır tavrın. Gizlediğin iyilik kadar büyük. Anne baba sevgisine izin verdiğin kadar küçük. Tek bir dünya var “vicdanının” etrafında dönen. Tüm karakterindir onun içinde geçen”…
"Eğer kalbinizde birikmiş cümleler, aklınızı işgal etmiş fikirler bir başkasına aktarılmazsa, paylaşılmayanlar, insan kalbini zamanla içten içe aşındırmaya başlar." der Tarık Tufan. İnsan anlatmalı ;halden anlayana, akan suya, bazen de uçan kuşa...