Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kemalizmin en önemli ilkelerinden "Batıcılık", kendisinden "ileride" ama gene de "mevcut olanı" istemesiy­le Jakobenlerin bir niteliği olan "ütopyacılık"tan farklılaşır. Dolayısıyla Kemalizmin uyguladığı devrimci şiddet, belirli yönlerden Jakobenlerle benzerlikler gösteriyor olmasına rağ­men, hedefleri dolayısıyla ütopyacı değil, gerici unsurları te­mizleyerek Türkiye'nin daha kolay Batılılaşabildiği bir toplum kurmaya yönelik olduğu için, Jakobenizmin devrimci şidde­tinden ayrışır.
Sayfa 170Kitabı okudu
Jakobenler, temsil ettikleri sınıfsal çıkarlarla ilişkili olarak özel mülkiyeti reddetmezler; ancak büyük mülkiyet sahipliğini de onaylamazlar. Onlar, ideal olarak herkesin küçük mülkiyet sahibi olduğu bir toplum tasavvur ederler.
Sayfa 198 - Yordam KitapKitabı okudu
Reklam
Jakobenlere göre halk bir şekilde iyidir. Ancak içinde yaşadığı toplumun yozlaşmışlıklarından kaçınılmaz olarak etkilenmektedir. Bu yüzden halkın yanılması doğaldır. Robespierre, "önce şu tartışılmaz ilkeyi benimseyin: Halk iyidir; der; ancak sonrasında ekler: "Doğuştan kötü olmayan mutluluk ve özgürlük için doğan insan, kötü yasalar nedeniyle yozlaşmış, köleleşmiş ve mutsuzlaşmıştır."
Sayfa 204 - Yordam KitapKitabı okudu
Fransa'dakine benzer politikalar, erken Cumhuriyet döne­minde başta Kürtler olmak üzere diğer etnik azınlıklara uygu­lanmıştır. Aslında Osmanlı İmparatorluğu döneminde Kürtler dinsel ya da etnik bir azınlık değildiler; ancak Cumhuriyet'in ilanından itibaren, Türk etnisitesi üzerine bir ulus-devlet inşası, hukuki olarak reddedilse de fiili olarak Kürtleri azınlık duru­muna düşürmüştür. Kemalistler, Kürtlerin bir millet olarak var­lıklarını kabul etmemişler ve bu düzeyde hiçbir haklarını tanı­mamışlardır (Zürcher, 2010: 252). Bununla birlikte, onlara Türk kimliğini kabul etmeleri kaydıyla, her yurttaşın sahip olduğu bireysel hakları -en azından teorik düzeyde- tanımışlardır. Nitekim bu durum, Fransız Devrimi'ndeki anlayışın oldukça benzeridir.
Sayfa 194Kitabı okudu
Modern toplumda gerçekte olan her daim dinin devlet tarafından denetlenmesidir. Dolayısıyla, din-devlet ilişkilerinde "din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması"ndan söz edilemez, sadece dinin devlet tarafından denetlenmesinin/ kontrol edilmesinin farklı derecelerinden söz edilebilir (Çitak, 2004: 25-27; 262; 264; Mert, 1994: 51-52)
Sayfa 250Kitabı okudu
Hem Jakobenizm hem de Kemalizm, halkın esas olarak "iyi" olduğunu, iktidarın ancak ondan kaynaklandığı sürece meşru sayılabileceğini ancak halk tam olarak aydınlanmadan ona gü­venilemeyeceğini iddia eder.
Sayfa 206Kitabı okudu
Reklam
Fransız devrimciler ve Kemalistlerin paylaştıkları soyut dü­zeydeki "tek ve bölünmez ulus" anlayışı, ister istemez somut düzeyde halkın tek ve bölünmez bir yapıya kavuşturulmasını zorunlu kılar. Zira somut düzeyde, içerisindeki tezatların, sınıfların ve farklılıkların minimuma indirgenmediği bir halkın ya da ulusun, soyut düzeyde tek ve bölünmez yapısıiıı koruya­bilmesi oldukça zordur.
Sayfa 191Kitabı okudu
Sol liberal literatür, yanına İslamcı ve muhafazakar kesimleri de alarak Jakobenizmi çoğu zaman bir "otorite ve şiddet tutkun­luğu" ve hatta bir "kana susamışlık" olarak nitelendirmeye eğilimlidir.
Sayfa 153Kitabı okudu
Kemalizm olarak tanımladığımız ideoloji ne sadece "devrim­ci" ne de sadece "muhafazakar" unsurları barındırmakta, daha çok "devrimci" ve "muhafazakar" düşüncelerin bir bileşkesi gibi durmaktadır.
Sayfa 130Kitabı okudu
320 syf.
9/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Jakobenizm ve Kemalizm - Emrah Gülsunar
Kitapta genel olarak; Jakobenizm bağlamında Türk-Fransız kültür ilişkileri, bu kavramın tarihselliği; bu kavramın Kemalistlerde ve İttihatçılarda olan etkisini, yine bu kavramın sol-liberal ekol ile sol-Kemalist ekolün yaklaşım farklarını detaylıca inceleyen bir siyaset-bilimi eseridir. Akademik bir çalışmadır. Anladığım kadarıyla yazıyorum; Fransız devrimcilerinin içindeki hiziplerden biri olan Jakobenler klubü ile Türk aydınlanmacıları arasında genel bir zihniyet benzerliği var, yer yer pratik-metodolojik benzerlikler de var, ama bunun yanında, Fransız Devrimi ile Türk Devrimi'ni ayıran kalın olgusal çizgiler de var. Bundan dolayı, Jakobenlik eşittir Kemalizm diyemeyiz, şeklinde algıladım bu çalışmayı okuyunca. Yani, bu iki kavram arasında benzerliklerin yanında epey farklılıklar da varmış. (Tabi bu kitabı okurken Fransız tarihini detaylıca bilmek gerekiyormuş, bunu fark ettim.) Çalışmayı genel olarak beğendim. Puan olarak 9/10 veriyorum. Sosyal ve siyasal bilimlerle ilgilenen vatandaşlarımızın kesinlikle okumasını tavsiye ederim.
Jakobenizm ve Kemalizm
Jakobenizm ve KemalizmEmrah Gülsunar · Yordam Kitap · 201516 okunma
49 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.