Beş vakit namazın Kur’ân-ı Kerimde farz kılınması ile ilgili ayetleri ve namazların sünnetleri ile ilgili hadis-i şerifleri kaynakları ile birlikte istifadenize sunuyoruz.
Âyet-i kerîmelerde buyrulur: “Gerçekten mü’minler kurtuluşa ermiştir; onlar ki namazlarında huşû içindedirler…” (el-Mü’minûn, 1-2)
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle
Kur’ân-ı Kerim’de “ruh” kelimesi 21 yerde; “Ruhu’l-Kudüs” 4 yerde, ruh kelimesi ile aynı kökü paylaşan kelimeler de toplam olarak 57 yerde geçer. Bir âyette Kur’an’ın bizzat kendisinin bir “ruh” olduğu hatırlatılmaktadır (42/Şûrâ, 52). Kur’an, her şeyden önce bir şifâdır, nurdur ve ruhtur. Hasta ve ölü kalpleri diriltir. Topraktan yaratılan beşer, Allah’ın üflediği ruhla canlı hale gelen insan (15/Hıcr, 29), Kur’an’la mânevî olarak dirilir, hayat bulur. İsrâ sûresi 85. âyetinde geçen ‘ruh’un ‘vahy’ olduğu da söylenmiştir. Bu anlamda Allah’ın insanlara gönderdiği vahy, insanların kalplerini, tıpkı yağmurun yeri dirilttiği gibi diriltir ve onlara ‘can’ getirir. Nitekim Kur’an Hz. Muhammed (s.a.s.)’in dâvetini “insanı dirilten şey” olarak nitelemektedir (8/Enfâl, 24)
“O gün Sûr’a üflenir; Allah’ın dilediklerinden başka göklerde ve yerde kim varsa kıyametin dehşetinden çarpılıp cansız yere serilir. Sonra sûra bir daha üflenir; bir de bakarsın ki, bütün ölüler dirilip kabirlerinde ayağa kalkmış, merak ve endişe içinde etraflarına bakınıp duruyorlar.” (Zümer Sûresi, 68)
“Yeryüzü Rabbinin nûruyla aydınlanır. Kitap