“Yarıladığım fincanı yere bırakıyorum.Ayaklarım alışık olduğu üzere kalçamın altına yerleşiyor usulca.Oturduğum yerde büzüşüyor,büzüştükçe küçülüyorum.Hayatta kapladığım yeri azaltmak,içimdeki hislerin yayılmasına engel olabilir mi?Sanmıyorum.Hissettiklerimden kaçmak ve onların gelmelerine engel olmak bir çözüm değil.Yalnızlıkla birlikte algıladığımız tek başınalık hissini anlamaya çalışmak,ona yakından bakmak bize iyi gelebilir belki.’Neden buradayız?’ , ‘Neden yaşıyoruz?’ sorularını kendi doğrularımızla yanıtlayarak yolumuzu bulabiliriz.Ve hayat doğumla başlayan bir yolculuksa eğer bizimle aynı yolda yürüyen bir yolcuya rastlarız belki,kim bilir?”