Grup içinde yaşayan bir insan artık kendisi
değildir, organizmada bir hücredir. Nasıl vücudundaki hücreler sana
benzemezse, o da gruba benzemez. Ben grubu incelemek, neye benzediğini
anlamak istiyorum. 'Halk kitleleri çılgındır, ne yapacağı bilinmez' denir.
Neden insanlar halk kitlelerine insan olarak bakmazlar da halk kitlesi olarak
bakarlar?
"... ben köpeklerle ve insanlarla yetmiş bir yıl birlikte yaşadım,
çoğunlukla kemiği birbirlerinden çalmaya çalıştıklarına tanık oldum. İki
köpeğin bir kemiği kırmak için birbirlerine yardım ettiklerini hiç görmedim,
ama çalmak için birbirlerini yediklerini çok gördüm."
“Kusurlu dünyamızda
Yer yoktur kusursuzluğa.
Demir pas tutar,
Gümüş kararır,
Kurtlanır kar bile,
Alev is yapar
Ve insan içinde
Bir kafesle yaşar.
İnilti gibi kimi zaman
Bir garip ses duyar.”
Fırsat buldukça, canım sıkıldıkça, kafamın içine bir başka benlik sokuldukça insanları sevmek için; bir uzlet içinden, bir yoksuzluk ve kimsesizlik içinden; bir varlığın ve kimsenin karışıklığını daha iyi duyabilmek için daima melankolik köşeler arardım.
Bir tezgahta tülbent dokuyan narin bir kıza aşık oldum. Onun ayaklarını ellerimin içine aldım. Onu Paltomun içine saklayarak kış geceleri tenha sokaklarda yürüdüğüm zaman saadeti, ilk defa vücuduma bir 36.5 derece hararetle sindirdiğimi hissettim.
"Önümüzde hayat... Her gün bir başka uykuya yatıp bir başka rüya göreceğiz. Halbuki zaman, ağır ağır bizimle beraber akan nehir, bir göle varıyordu. Bu gölde artık biz akmıyor, dalgalanıyorduk."
"Bütün ümidlerimizin temeli: dil. O istikrara
kavuşmaz ve gelecek nesillere bütün kemâliyle aktarılamazsa,
yazdıklarımızın yarınından nasıl emin olabiliriz?"
İrfan, insanoğlunun has bahçesi, ayırmaz, birleştirir. Bu bahçede kinler susar, duvarlar yıkılır, anlamsızlıklar sona erer. İrfan kendini tanımakla başlar. Kendini tanımak için yargıların köleliğinden kurtulmak gerekir.
Bu incelemeyi yazmaktaki amacım, romanın güzelliği veya romanda olan biten şeylerin tümünü anlatmak değil; Muazzez üzerinden romanın "toplumsal cinsiyet eşitsizliği" üzerine düşündürttüğü şeyleri elimden geldiğince sizlere anlatmaktır.
Kuyucaklı Yusuf'ta ön planda tutulan asıl olay Yusuf'un hayat hikayesiyse de en az onun kadar önemli