Sizlere bugün harika bir gizem gerilim kitabıyla geldim..
Üst üste aynı tür okuduktan sonra kahve yanında okunan gerilim kitabı gibisi yoktur.
Sizi adeta canlandırıp şöyle bir sirkeliyor benden demesi.. Özellikle de şahane bir intikam kitabıysa...
Tanya, Annabel, Chloe ve Esther çocukluktan itibaren yakın arkadaştırlar. Yıllar sonra arkadaşları
Yazarın kalemine bayılıyorum.
Sevgili dilaranin in kalemini bir önceki #kaybolmuşruhlarsarayı serisi ile tanımış ve adeta aşık olmuştum. Ne yazsa okurum dediğim yazardan ikinci serim #pandoranınkalbi 'ni okudum ve ilk kitap öyle bir yerde kalmış öyle şeyler yaşanmıştı ki hemen ikincisi gelse demiştik. Hiç yanılmadı ve aynı heyecanla okundu. Daha ilk başta aksiyonlar başlayıp gelişen olaylar, ortaya çıkanlar ve ihanetlerle soluksuz okundu.
Elisa'nın arkadaşlarıyla çıktığı tatil hiç de umduğu gibi geçmiyordu. Arkadaşları ve sevgilisi ile gittiği tatil de sevgilisini arkadaşı ile uygunsuz şekilde yakalayınca o anlık şokla oradan ayrılmış ormanda çok başka şeylere şahit olmuştu. Tam da burada Çınar ile tanışmış zaman geçtikçe de birbirlerinden etkilenmişlerdi. Ama Çınar ve Elisa yollarını ayırmış Elisa tekrar arkadaşlarının yanına dönmüştür. Ne var ki arkadaşını bıraktığı gibi bulamıyor çünkü canavarın ısırıgıyla gece başka bir şeye gündüz ise tekrar insana dönüşüyordur.
Cınar'in kardeşi Duru'da böyle olduğu için onlarla beraber bu sorunun üstünden gelmeye çalışırlar. Aralarından birisinin kayıplara karışması ve sonrasında bulunmasıyla herkes Çınar'in evine yerleşir. Tabi kii bizimkiler işleri burada da karıştırır ve sonunda öyle şeyler olur ki heyecan ve şokla kitabı bitirdim. Her kitap sonu yaşadığımız bu durum sonraki kitabı merhaba etmemizi sağlıyor.
Her zaman yazarın kalemini sevmişimdir. Arkadaşlık, aşk, heyecan, aksiyon, ihanet öyle bir kurgu ile birleşiyor ki biz de Pandora'nın kalbini heyecanla okuyoruz. Siz de bu türde ve kurgu da kitap okumayı seviyorsanız tavsiyemdir....
"Her genç kadın bir kraliyet mensubuyla evlenme hayali kurar. Zenginliği günahlarından fazla ve yalandan gülümseyebileceğiniz kadar yakışıklı olduğu müddetçe Kral mı Prens mi hiç fark etmez. Bir kız başka ne ister ki?
"Ne kadar sürerse sürsün, " diye seslendi arkamdan.
Seni bekleyeceğim deli kızım.....
Bu defa " O kadar da uzun sürmeyecek, "diye yanıtladı içimden bir ses.....
"Yıldızlara çıkabilir miyim dersin?"
-" Belki de yıldızları aşağı indirirsin."
"Gökyüzü bozulur," diyerek itiraz ettim.
-"Ya da gökyüzü yaşadığın yer olur."