Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar
Değiştim
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın,
Geceler senden önceydi
Şafağı gördüm sende
Tutkulu duyguların yansıyan ışığıydı
Parlayan gözlerinde
Yasaklar davet gibi çağırdı olmazlara
Her zaman hep sana yöneldi duygularım
Aklımın dur dediği yerlerde duramadım
Yasaklar davet gibi çağırdı olmazlara
Çıkmazlar sokağında hep seni sabahladım
Olmazı olur sandım
Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini.
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını.
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
Sende tattım yemişlerin cümlesini.
Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek kadar
"Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü. Olur olmaz yerde ağzıma bir öpücüğün konmasını. Bir doğruya sevinmekten çok bir saçmalığa gülümseyebilen hoşgörüyü. 'nerede kaldın' ayazını değil, 'hoş geldin' iyiliğini. Hiçbir şeyle yatışmayan yürek telaşını. Kapı zilleri ile telefonlar arasında tükenmeyi. Geceyi bir hayal hazinesine çeviren uykusuzluğu. Bir gövdenin önünde diz çökmeyi. Kendimi severek yürümeyi kalabalıkta. 'Göğe bakma duraklarını' özledim. Yağmuru kirpiklerden içmeyi. Yumruk kadar bir yüreğe dünyayı sığdırma hünerini. 'Sana sevinç verdiğim sürece ben buradayım' zenginliğini özledim. Otobüs terminallerinin ayrılıkla dönüş karışımı kokusunu özledim.
-O kıza şiir yazılmaz.
+Niye?
-Elini sıkmadı senin.
+Korktu herkes gibi
-Herkes gibi olana şiir yazılır mı?
+Yazılmaz mı?
-Yazılır mı?
+Biz bir kıza şiir yazmayacağız ki.
+Kız bizim bahanemiz
+Aşk, bahanesidir şiirin.
Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
Su olsan kimse içmez,
Yol olsan kimse geçmez,
Elin adamı ne anlar senden?
Çıkarsın bir dağ başına,
Bir ağaç bulursun tellersin
pullarsın gelin eylersin.
Bir de bulutları görürsün,
Köpürmüş gelen bulutları.
Başka ne gelir elden?
Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde şu dünyanın ıssızlığı.
Tanrı kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı!