Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Esra

Esra
@esrabir
İstanbul
İzmir
38 okur puanı
Temmuz 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Franz Kafka
Haziran ayı geldiğinde Kafka'nın karanlıklarla ve bitimsiz labirentlerle dolu hayat endişesi son bulmaya yaklaşıyordu. Max Brod'dan son bir ricada bulundu: “Yazdıklarımın tümünü yok etmeni istiyorum. Ortada yazar olduğuma dair tek bir kanıt bile kalmamalı!..” Ölürken yok olmak arzusu belki de Kafka'nın bulabildiği ilk ve son çıkış noktasıydı... #franzkafka 🎩 Saygı, sevgi ve özlemle... 🌹 03.07.1883 - 03.06.1924 ♾ via; instagram.com/franzkafkaolmak
Reklam
“Kristalleşmiş hatıra yığınının içinde kimse olduğu yerde değil ki artık, acılarımız, aşklarımız, umutlarımız bile hep farklı yerlerde. Buralarda ne aradığımı bilmiyorum; kaybettiğim doğrular mı, insanlar mı, hiç bilmiyorum. Rahatlamalıyım, çünkü değişkenlik gösteren ruhum sabit duramıyor. Özünde nasıl değiştiğiminse bir anlamı yoktu asla. Sonuç itibariyle her şey değişmeye mahkûm kalır. Sonrasını bilmediğin karanlık bir zaman tüneli içinde, değişimin şeklinin ve işlevinin bana ne katacağının kıymetli bir bilgi olduğunu da düşünmüyorum. Yani bunu bilmemekte asıl kazanımım. Bir şeyleri çok biliyorum da ne oluyor, hatta bir şeyleri çok iyi biliyorum diye belki şu an içinde canım acıyor. Birçok şeyi fazlalık olarak türemiş icatlar, değiştirilmiş yeryüzü ve insanlar, bana göre yalnızca devasa çöp yığını gibi görünüyor.”
Sayfa 61 - Destek Yayınları
“Bizler yaşlarımızı almış çürümeye hazır insanlardık.”
Sayfa 140 - Destek Yayınları

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Aklım attığım adımlarda yanımda yoktu. Bilmezsiniz, kötü bir manzarayı içte saklamak ne demek. Ama sizin bilmediğiniz hikâyelerden ölüm yükseliyor buralarda. Nasıl bir cehennem bu nasıl bir akşamüzeri. Ayaklarımın üzerinde olduğumdan emin değilim artık. Çoğu zaman uçuyor bile olabilirim. Biliyorum, bazen çok düşünmek sonu olur insanın. Bilmesinler. Bizler yaşlarımızı almış çürümeye hazır insanlardık.”
Sayfa 140 - Destek Yayınları
“Ölüm için yetiştirilmiş bedenlerimizin... Tüm zaafları boşuna.”
Sayfa 74 - Destek Yayınları
Reklam
“Boşuna yürüdük bunca yolu. Ellerimizdeki izler boşuna. Topladığımız günler biriktirdiğimiz anılar gözyaşları ... hepsi boşuna... Saatleri yakmışız biz yılların üzerine çıkıp tepeleme düşmüşüz tarihe. Boşuna bu çekip gitmek için geldik ve şimdi gidiyoruz. Üzerime sinen kokun boşuna boşuna yürüdük bunca yolu. Ellerimizdeki izler boşuna... Ölüm için yetiştirilmiş bedenlerimizin... Tüm zaafları boşuna.”
Sayfa 74 - Destek Yayınları
“Hayal ettiğimiz tüm uzaklar, mavi bir gökyüzü ile birleşemiyor. Seslendiğim yerlerin kalabalığına dokunup, bana ağıt olarak geri dönüyor hiçbir işe yaramayan cümlelerim. Yollara değiyorum ben de onlar bana hak veriyor, bazen ödül olarak yağmur hediye ediyorlar seviniyorum. Onca aydan sonra yaz bitimine kadar belki de sonsuza kadar Ege’de kalıp hayatımı sürdürebilirim diyorum. Küçük bir kasaba bulurum, meyve sebze yetiştirip geri kalan hayatıma devam edebilirim. Razı gelebilirim bunun için kendime, kader öyle isterse neden olmasın? Hiç bilmediğim yanlarım ağrıyor artık, hissedip de gösteremediğim bir taraftan kan sızıyor sanki. Her gün içinde benzer karanlıklarla akşam oluyor burada farkındayım. Boşuna gidiyorum. Boşuna büyüyorum ve boşuna öleceğim.”
Sayfa 74 - Destek Yayınları
“Şurada bir sen var, orada bir sen, duvarlar, tavan, pencereler; ve içimin en derinlerinde sen.”
Sayfa 79 - Destek Yayınları
“Ama ben öyle çekilmez biriyim ki artık uzatılan pamuk kadar sıcak elleri görmezden geliyorum. Onların tek istediği beni hayata katmaya çalışmaktı, bense sırtımı dönüp kaçardım. Şu halime baksana, benim gibi biriyle kim ciddi düşünür ki, bu yüzden sevdiğim kadar da nefret ediyorum insanlardan. Herkese, her şeye, tümlüğe gülümsüyorum ama sonra ağlıyorum köşelerde küfrediyorum. Çizilmiş bir resmin donuk karesiyim, aynı pozda kalmış. Anlayan hiç anlamıyordu beni, ben de anlamsız halde yağmurlara karışıyorum artık tepeden tırnağa kasvetli bu şehirde, kime baksam aynı acıyı gömüyorum içime. Yalnızlığımla övünüyorum artık anlayacağın. Çünkü kendinden kaçamayan bir başkasına koşmamalı.”
Sayfa 38 - Destek Yayınları
“Güneşi daha çok sevdiğim zamanları hatırlıyorum. İyi ki yaşıyorum ve iyi ki nefes alıyorum dediğim zamanları. Kuşların ağzında gibiydi akşamlar o vakit, koca koca dutlar dökülürdü ağaçlardan, en tepesine çıkarken hayallerimin... Saçlarımı okşayan rüzgâr tatlı eserdi, kuşlar şarkılar mırıldanırdı, telaşlı kanat çırpışı sesleriyle ben de büyürdüm. Büyüdüm. Artık hep erken oluyor saatler. Ağlak gecelere tutunuyorum. Hiç gelmeyen misafirlere. Şimdi daha iyi anımsıyorum güneşi çok sevdiğim zamanları. Annem ve babam hayattayken daha.”
Sayfa 7 - Destek Yayınları
Reklam
“Haydi insanlar acıya korkuya, ölüme!“
Sayfa 220 - Destek Yayınları
“Neyi imgelediysem ona çarptım ve öldüm!”
Destek Yayınları
“Sana ulaşmam hayali bir yolculuk artık. Ve son dokunuşum olacak sana bu. Gözlerim yüzünü, bedenini zihnime kazımak için, sana son kez bakıyor. Bugün ayrılık günü mü? Bugün biz sıfatının, tam anlamıyla yalnızca sen ve ben olduğu gün. Yüzün uzak bir bahar. Özlemek her gün hatırlanan bir his olarak kalacak burada. Ve sen gideceksin az sonra yine. Belki de hiç görülmeyecek bir yüz olacaksın, tüm yaşamım boyunca sonsuza kadar. Hiç unutulmayacak bu yaz yağmurlu bir öğlen akşamı sonrası. Sen hayattayken de söyleyememiştim ama seni hâlâ çok seviyorum. Şimdi koca bir sessizlik ve gözyaşı anlatıyor beni ve seni. Nedensizlikler içinde, doğru düzgün hiçbir şeyi bilmeden. Bilmek istemeden ardıma bile bakmadan gideceğim. Hoşça kal en uzaklardaki yıldızım. Dokunsam yanacağım, dokunmaktan korktuğum hoşça kal.”
Sayfa 81 - Destek Yayınları
275 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.