Okumak lazım avaz avaz...
Eğer tıp okursan, insan DNA'sının şempanze ile %98 aynı olduğunu anlarsın. Biyoloji okursan evrim ne demek bilirsin. Fizik okursan Bigbangi ve quantumu öğrenir evrenin sırlarını keşfedersin. Kimya okursan elementlerin nasıl kaynaştığını ve nasıl ayrıştırılarak kullanılacağını öğrenirsin. Tarih sana insanlığın geçirdiği evreleri ve gelişmeyi anlatır. Teoloji sana Dünya'nın kaç yaşında olduğundan, fay hatlarına kadar bilgi verir. Arkeoloji bilirsen tüm dinlerin Sümerlerden nasıl evrildiğini aslında hepsinin birbirinin benzeri olduğunu kavrarsın. Fakat okumazsan sana ne söylenirse ona inanırsın. Sorduğun kişinin bildiği yanlışları farketmeden doğru kabul edersin. Sana ne söylenirse ona inanırsın. Başkalarının etkisinde onun izin verdiği kadar bir hayat yaşarsın.
Bu konuda direk netim
Hassas ayarı, düzeni, evrenin başlangıcını inkâr eden ateisti nasıl sevmezsem aynı şekilde diniyle çeliştiğini düşündüğü bilimsel verileri (evrim gibi) inkâr eden dindarı da sevmem. Benim için ikisinin bir farkı yoktur. Bunu söylemek için dindar olmama da gerek yok, her şeyden önce bir insanım ve doğru ne ise onun söylenmesi gerektiğini düşünüyorum ve bir dindar olarak da hakikat olanların birbiri ile çelişmeyeceğini düşünüyorum...
Reklam
İkiyüzlülük
Evrimi kabul etmeyen bilim insanlarına bilim adamı gözüyle bakmayanların; yasalar,düzen,hassas ayar, evrenin başlangıcı gibi bilim yapmamızın şartı ve bilimsel bulgu olan gerçekleri sırf sapkın ideolojisi uğruna inkâr eden şahıslara nasıl bilim adamı gözü ile bakıyorlar hayret verici...
İnsanın Kendi Kendini Yok Edişinin Hikayesi:Paskalya Adası
Paskalya Adası, Şili’nin batısındaki Güney Pasifik’te tropik bir adadır. Bu adayı diğer adalardan ayıran şey oranın coğrafi konumu, bitki örtüsü ya da hayvan türü değildir. Ada görünürde önemsiz bir yer olmasına karşın, dünya için acı bir uyarı niteliği taşır. Adayı ilk ziyaret eden Avrupalı,1722 yılında Hollandalı Amiral Roggeveen‘dir.
Alevî Dilindeki Saklı Hakikat(Zeynel KETE)
Rêya Hakk Alevî inancının Terminolojisine, inancındaki kavram ve kuramlarına derinlikli bakmak, Bu inancın dilinin hangi kültür havzasına, hangi zaman ve mekâna ait olduğunu bilmek için, dilin gelişimindeki biyolojik ve kültürel evrimi bilmek gerekiyor. Bu gerçeklikten hareketle genel olarak biyolojik gelişim ile kültürel evrim arasındaki
‘’Ne evrenin ne de evrimin bir ereği var; ama bütün bunlar, sıcaktan kavrulmuş bedenlerimizi serin bir suyun gövdesinde soğuturken duyacağımız hazzı engellemiyor. İnsanların milyonlarca yıllık evriminin zorunlu olarak daha iyiye doğru bir gelişme olmadığını bilmek, kızarmış ekmek kokusu alınca masum bir coşku duymamıza engel değil’’ Spinoza
Reklam
147 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.