Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
18 MART ÇANAKKALE DESTANI
18 MART ÇANAKKALE DESTANI Şair Mesut Kılıçoğlu Çanakkale’yi yazıyorum size, Selâm olsun tüm şehidlerimize. Anlatacağım yiğit Mehmetleri,
Öğretmenler Günü
İYİ Kİ ÖĞRETMENİM Ne kadar da çok şey biliyordum oysa mesleğime dair. 657. Maddenin muhatabıydım artık. Devlet şemsiyesi altında 3 ay tatili, hafta sonu dinlencesi olan bir yolculuğun yolcusuydu muallim, otobüs biletini alıp görevine giden her birimiz için. Atamamızın yapılmış olmasının coşkusuyla koşuverdik kelebekler gibi
Reklam
Hatim Duasi
#213161203 Ya RABBİ okuduğumuz sureleri, hatimleri , salavat ve duaları dergâh-ı izzetinde ; En ecmel En ahsen En makbul bir surette kabul eyle. Onlardan hasıl olan sevapları; Evvela Fahr-ı kainat hülasa-i mevcudat Habib-i zişân Efendimiz Muhammed Mustafa (asv)'ın Mübarek Mualla Musaffa Mücella ruh-u
Çanakkale Zaferinin 108. yıl dönümü kutlu olsun!
Ben Mehmetçik. Siz Seyyit diye bilirsiniz beni. Hani Seyyit Onbaşı. Ezineli Yahya Çavuş, Bigali Halil ve daha niceleriyle, bizi anadoludan atmak icin birleşen 5 ülkeye, onların "Yenilmez Armada"sına(!) karşı birlikte savaştık. Ocean zırhlısını vuran o 276 kiloluk mermiyi kaldıran evvellalah benim. Okumam yazmam olmadığından yalnızca bir er askerdim. Ocean zirhlisini batırdıktan sonra adım Onbaşıya cıktı... Size minnettarlığımı bildirmek isterim. Beni ve arkadaşlarimi sözlerinizden ve gönüllerinizden eksik etmediğiniz için. Çocuklarınıza bizi kahraman olarak tanıttığınız için.. Yoksa onlar kahraman olarak Supermanlari, Batmanlari ya da Spidermanlari bilecekti ve onlari örnek alacaktı. Dualarınız için minnettarız. Ruhlarımız sayenizde huzur buluyor. Çanakkale Deniz Zaferinin 108. yılı kutlu olsun! Nice özgür 100 yıllara...
“ Ey boğazın hülyalı suları! Şimdi Hürriyetin neşesiyle yeşil tepelerin eteklerine köpüklü dalgacıklarınızla dan telalar işliyorsunuz. Sizleri çiğnemeye gelen o çelik devlere karşı kükreyemezmiş diniz! Bir millet, bir ümmet, bir medeniyet kaderini sizlere emanet etmişti. Yüzyıllardan beri canları pahasına sizleri koruyana sadakatinizi esirgememeniz için Cide li Mehmet Çavuşun, Lâpseki li Ali’nin, Kilit bahir’li Yüzbaşı Hasan’ın Libyalı Üsteğmen Mevsuf’un kurban olmalarımı lazımdı! Siz ey Kanlı sırt, Koca çimen, kaba tepe, Alçı tepe! Baharın şu günlerinde üzerinize bir gelinlik gibi düşen güneşi pırıltıları altında bahtiyar uyuyorsunuz. Pütürgeli Bilal, Yozgatlı Kınalı MURAT, Ezineli Yahya Çavuş, Konyalı Mıstık ve iki yüz elli üç bin vatan evladı kemiklerini sizlere siper etmeseydiler haliniz nice olurdu! Bedelinizin ağırlığını göstermek için mi alev saçan namlulara karşı lavlarınızı püskürtmediniz! Ve siz ey hayatlarının baharında şahadet mertebesine erenler! Âlemlerin Rabbi sizler için “ diridir” derken destanınızı fanilerin yazamayacağına da işaret ediyor. Biz yazamasak ta kanlarınızla yoğurduğunuz tepelerde rüzgâr ebediyete kadar ceddinizi terennüm edecek, Mahsun vadilerde sütun sütün fatihalarla yükselen mezar taşlarınızı gökler selamlayacak!” Rabbim bizleri o kahraman yiğitlere layık eylesin, Ruhları Şat olsun
“ Ey boğazın hülyalı suları! Şimdi Hürriyetin neşesiyle yeşil tepelerin eteklerine köpüklü dalgacıklarınızla dan telalar işliyorsunuz. Sizleri çiğnemeye gelen o çelik devlere karşı kükreyemezmiş diniz! Bir millet, bir ümmet, bir medeniyet kaderini sizlere emanet etmişti. Yüzyıllardan beri canları pahasına sizleri koruyana sadakatinizi esirgememeniz için Cide li Mehmet Çavuşun, Lâpseki li Ali’nin, Kilit bahir’li Yüzbaşı Hasan’ın Libyalı Üsteğmen Mevsuf’un kurban olmalarımı lazımdı! Siz ey Kanlı sırt, Koca çimen, kaba tepe, Alçı tepe! Baharın şu günlerinde üzerinize bir gelinlik gibi düşen güneşi pırıltıları altında bahtiyar uyuyorsunuz. Pütürgeli Bilal, Yozgatlı Kınalı MURAT, Ezineli Yahya Çavuş, Konyalı Mıstık ve iki yüz elli üç bin vatan evladı kemiklerini sizlere siper etmeseydiler haliniz nice olurdu! Bedelinizin ağırlığını göstermek için mi alev saçan namlulara karşı lavlarınızı püskürtmediniz! Ve siz ey hayatlarının baharında şahadet mertebesine erenler! Âlemlerin Rabbi sizler için “ diridir” derken destanınızı fanilerin yazamayacağına da işaret ediyor. Biz yazamasak ta kanlarınızla yoğurduğunuz tepelerde rüzgâr ebediyete kadar ceddinizi terennüm edecek, Mahsun vadilerde sütun sütün fatihalarla yükselen mezar taşlarınızı gökler selamlayacak!” Rabbim bizleri o kahraman yiğitlere layık eylesin, Ruhları Şat olsun
Reklam
Tarihte bugün 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi (1915)
Bugün şehitlerimizi anma günü değil, anlama günüdür. Rabbim bugünü anlayan, ehemmiyetini bilen kullarından olabilmeyi nasip etsin... Bombacı Mehmet çavuş, Ezineli Yahya Çavuş, 14 ay boyunca Çanakkale de amansız mücadele edenlerin komutanı Cevat Paşa, kalp krizi geçirdiği halde hastalığını hiçe sayıp 26 mayını karanlık limana yerleştiren Yüzbaşı Hakkı Bey, Ocean gemisinin cephanesine attığı 500 kg ağırlığındaki topun vermiş olduğu zayiat nedeni ile 2 arkadaşı ile beraber yalnız kalan Seyit Onbaşı ve daha niceleri... Sizin gibi pak ve temiz ecdada Rabbim temiz bir nesil olup yetişip, yetiştirebilmeyi nasip etsin....(Amin)
Teknoloji nesli ve gelecek
Seyit Ali Onbaşı hangi dağın ardında ki; kimse yerini bilmez, Ezineli Yahya Çavuş siperin arkasında seni bekler, Kefenini kuşanmış Sultan Alpaslan’a takıl haydi! Sina çöllerinde Yavuz’a arkadaş ol, Fransız’a Kanuni Sultan Süleyman Han’ın Vals Mektubu’nu sen götür, Sultan Abdülhamid Han’ın keçelerini sen döşe demiryoluna. Aziziye’de düşmana doğru koşanlardan ol, Şeyh Şamil gibi kartal ol, uç küffarın yurdunda, Ey gençlik! Hangi izdesin? Kiminlesin? Kur’an’ı Kerim artık duvarla da asılı mı ki? Peygamber-i Zişan hangi gönülde taht kurmuş görünmez! Ezan-ı Muhammedi okununca ayaklar toplanıyor mu edepten? Dinimiz, kültürümüz, töremiz, âdetlerimiz taptazeyken, Ey gençlik hangi yoldasın? Bu dünyaya geliş gayemizi bilmediğimizden; gayemiz, gayesizlik olmuş! Ey genç! Nerden geldik? Nereye gidiyoruz? Sonumuz ne olacak? "Yüreğimdeki yangınlar" Fatih KARATEKİN
Çanakkale Deniz Zaferinin 105.yılı kutlu olsun!
Ben Mehmetçik. Siz Seyyit diye bilirsiniz beni. Hani Seyyit Onbaşı. Ezineli Yahya Çavuş, Bigali Halil ve daha niceleriyle, bizi anadoludan atmak icin birleşen 5 ülkeye, onlarin "Yenilmez Armada" sina(!) karşı birlikte savaştık. Ocean zırhlısını vuran o 276 kiloluk mermiyi kaldıran evvellalah benim. Okumam yazmam olmadiğindan yalnizca bir er askerdim. Ocean zirhlisini batirdiktan sonra adim Onbasiya cıktı... Size minnettarlığımı bildirmek isterim. Beni ve arkadaşlarimi sözlerinizden ve gönüllerinizden eksik etmediğiniz için. Çocuklarınıza bizi kahraman olarak tanıttığınız için.. Yoksa onlar kahraman olarak Supermanlari, Batmanlari ya da Spidermanlari bilecekti ve onlari örnek alacaktı. Dualarınız için minnettarız. Ruhlarımız sayenizde huzur buluyor. Çanakkale Deniz Zaferinin 105.yılı kutlu olsun! Nice özgür 100 yıllara...
“Bir kahraman takım ve de Yahya Çavuş'tular Tam üç alayla burada gönülden vuruştular Düşman tümen sanırdı bu şahane erleri Allah'ı arzu ettiler, akşama kavuştular” Tabur Komutanı Mahmut Bey ile Asteğmen Hüseyin Bey'in şehadeti üzerine komuta Ezineli Yahya Çavuş'un eline geçti. Yahya Çavuş Galiçya ve Balkan Savaşı'na katılmış 28 yaşında cesur bir asker sağ kalan 67 arkadaşı ile siperlerde mevzilenmiştir. Albien ve River gemilerinden şafakla beraber karaya çıkmaya başlayan 3000 düşman askerini Ertuğrul Koyu'nun sularına gömmüş, deniz kızıla boyanmıştır. 48 saat düşmanın binlerce top mermisi ve askerine karşı kıyı ve siperleri korumuştur. Düşman bir tümen bildiği Türk Birliği'ni Yahya Çavuş'u siperlerinde 62 kahraman ve şehidin cesedi ile karşılaşınca hayretler içinde kalmıştır.