Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Feridun Öncel

Feridun Öncel
@feridunoncel
“Scientia est potentia”
Yüksek Makina Mühendisi
University of Exeter 21’
Bristol
80 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
336 syf.
·
Puan vermedi
CIA Ortadoğu Masası sorumlusu Graham Fuller’in ülkemiz ve ideolojiler nezdindeki görüşünü merak etmem sebebiyle kitabı almıştım. Başta ABD olmak üzere kimi emperyalist odaklı ülkelerin ülkemiz üzerindeki emellerini veya dizayn modellerini anlamak açısından yararlı olacaktır diye tahmin etmiştim şayet öyle de oldu. Öncelikle şunu söylemeliyim ki Cengiz Özakıncı’nın İblis’in Kıblesi kitabından sonra okunması kesinlikle önerimdir. Şayet Cengiz Bey o kitabında irticai faaliyetleri emperyalistlerin nasıl odak noktasına getirip siyasette güçlendirildiğini anlatıyor. Ardından Fuller’den de benzer imaları okuyunca adeta kahkaha atıyorsunuz. Kitabı okumak için sağlam sabır, sinir gerekli. Kemalizme saldırılar, Atatürk’e dikta benzetmeleri, terörist elebaşı Gülen’i dolaylı övmeler gırla mevcut. Zaten kitapta da Türkiye’nin ılımlı islam modeline bürünüp önder olması gerektiği fikri dayatılmaya çalışılıyor desek yanlış olmaz. Karşıt görüş anlama açısından yararlı he kendime yeni bir bakış katayım niyetiyle okursanız üzüleceğiniz bir kitap. Öncesinde irtica faaliyetleriyle alakalı okumalar yapılması gerektiği kesin olarak söylenebilir. Uğur Mumcu’nun Rabıta’yı da öncesinde okumuş olmam güzel denk geldi denebilir.
Yeni Türkiye Cumhuriyeti
Yeni Türkiye CumhuriyetiGraham E. Fuller · Timaş Yayınları · 2008140 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
Dostoyevski’nin genel olarak romanlarında duyguları ön plana çıkarmaya çalışmasından mıdır bilinmez özellikle sonlara doğru birine muhtaç hissettirme çok baskın şekilde verilmeye çalışılıyordu. Sevgi iyidir, güzeldir lakin “sensiz yaşayamam” mesajı bakımından realiteden kopuk bir duygusallık var denilebilir ki son kısımda da bu yaşanılanlarla gösteriliyordu. Mutlu sonla bitmeyen aşırı narin insanların psikolojisini gözlemlemek amacıyla okunmasını önerilebilecek bir kitaptı denebilir.
İnsancıklar
İnsancıklarFyodor Dostoyevski · Akvaryum Yayınevi · 201362bin okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
Kitap menzilcilerle başladı. Özellikle sağlık bakanlığında dönemin eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın tarikat üyesi olması hatta sürekli menzil liderine danışmasından bahsediliyor. Bu tarikatın özellikle hükümetin Fetöyle boşalan cemaat kontenjanını doldurduğu söyleniyor. Öyle ki polis kolejlerinde vird getiren polislerin çekilmiş fotoğrafları var.
Metastaz
MetastazBarış Terkoğlu · Kırmızı Kedi Yayınları · 20193,795 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
396 syf.
·
Puan vermedi
Ahmet Taner Kışlalı'nın köşe yazılarını topladığı eseri: Atatürk'e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği. Yer yer anılarını da barındıran, okunması ve okutulması gereken bir eser olduğunu düşündüğüm bu eseri Kışlalı, "Uğur Mumcu'nun arkasında ayaklarıyla ya da düşünceleriyle yürüyen tüm Atatürkçülere” ithaf ediyor. Kemalizmi anlatmak ve benimsetmek uğruna katledilen aydınlarımızdan biri olan Kışlalı, laik cumhuriyeti korumanın önemini her denemesinde bir kez daha hatırlatıyor. Atatürk'e ve Atatürkçülüğe farklı açılardan yaklaşılan, içinde çeşitli söyleşiler barındıran, ilgi çekici başlıklarıyla bizleri okumaya ve araştırmaya yönelten bu eser tüm değerli okuyucalara önerimdir.
Atatürk'e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği
Atatürk'e Saldırmanın Dayanılmaz HafifliğiAhmet Taner Kışlalı · İmge Kitabevi Yayınları · 2006178 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
Hablemitoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olma yolunda, devrimlerden dönüş sürecinin sancılarını yaşıyor. " diyor ve devlet içinde yapılanmaya başlayan terör örgütü tehdidini kademe kademe, hiç bir kuşkuya yer bırakmadan açıklıyor. Bir tarafta Atatürk ilke ve devrimlerinin sahibi ve takipçisi, ilerici, ulusalcı kesim ve Atatürk devrimini korumaya çalışan aydınların görevlerinde ve devlet kademelerindeki yerlerinin pasifleştirilmesi; diğer tarafta ise ülkeyi etnik ve mezhepsel esasa dayalı olarak bölmeye, Cumhuriyet'in başına numara koymaya kararlı dış destekli, örgütlü ve işbirlikçilerinin yeri... Toplumsal hayatın en içlerine kadar giren bir yapılanmanın belgeleriyle anlatıldığı "Köstebek" yapıtı bu yapılanmayı tanıma ve 'deşifre etmeyi' isteyen herkesin okumasını öneriyorum.
Köstebek
KöstebekNecip Hablemitoğlu · Pozitif Yayınları · 20181,286 okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Tolstoy’un kısa kısa hikayelerinin yer aldığı genel olarak iyilik yapma ve erdemlilik üzerine örneklendirmelerin yer aldığı öykülerden oluşan kitabı olarak özetlenebilir sanırım. İncil’den fazlaca alıntı yapması biraz sıksa da sabır açısından güzel örnekler vardı.
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019191,4bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
Devlet kitabı 10 bölümden oluşur. Platon ilk bölümü gençlik yıllarında, diğer çoğu bölümü de yaşı biraz daha ilerleyince yazmıştır. Bu yüzden bölümlerin okuma zorluğu değişiklik gösterir. Mesela ilk bölümü okumak kolayken, ideal devlette yaşayacak insanların yetiştirilme yollarının anlatıldığı bölümler zorlayıcıdır. Sokratesin savunmasını okumanızı öneririm bu kitaptan önce. Onun dışında platon ve yunan felsefesi ile ilgili biraz bilgi sahibi değilseniz kitap çok sıkıcı gelebilir. Okumaktan en keyif aldığım kısımlar sonlara doğru Sokrates'in devlet şekillerini karşılaştırıp özelliklerini ortaya dökmesi, aynı zamanda bunu paralel insan karakterleriyle pekiştirmesiydi. Özellikle demokrasi eleştirilerini çok ilginç buldum ve çoğu tespitleri yerinde ve doğru buldum. Oligarşinin demokrasiye, demokrasinin de zorbalığa nasıl döndüğünü anlatacağından ilk bahsettiğinde nasıl olur diye sormadım değil. Özellikle demokrasi nasıl tiranlığa dönüşebilir diye meraklandım. Açıklamaları okuduktan sonra ise bunun sandığım gibi imkansız olmadığını gördüm. Bu kısımdan çıkardığım sonuç ise bir kez daha "her şeyin fazlası zarar." oldu. Eğer siyasi toplum, siyasal sistemler, yönetimler ilgi alanınıza giriyorsa bence keyifle okur, kitaptan bir şeyler de alırsınız. Belki farklı bakış açıları edinmenize de vesile olur. Fakat başta da söylediğim gibi sabır ve özen isteyen bir kitap. Ders kitabı gibi her cümlesini anlayarak, sindirerek okumak gerekiyor.
Devlet
DevletPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201926,7bin okunma
303 syf.
·
Puan vermedi
Okuduğum en özel romanlardan birisidir. Albert Camus'nun en başarılı anlatım tekniği ve imgeleme kullandığı yapıtıdır belki de. Bu romanı okuduktan sonra hayata bakışımda ciddi degişiklikler olmuştu. Yapıtta anlatılanlar aslında çok basit. Camus'a göre, önümüz ne kadar karanlık olursa olsun, başarı ne kadar uzakta olursa olsun, çalışmak, gayret etmek ve inanmak yapabileceğimiz tek şeydir. Hayatın anlamı da buradadır. Hayatının anlamını aramak, bulmak ve peşinden gitmek. Ayrıca orada vebayla ilgili olarak yapılan imge de gözlerden kaçmaz. Tabi 2.Dünya Savaşı’nın arkasından yazılması da manidardır. Burada yayılan veba hiç şüphesiz faşizmdi, hatta nazizimdi. Bu yönüyle aslında benim için Ionesco'nun "gergedanlar" oyunuyla ayrılmaz bir bütündür. Birbirlerini çok iyi tamamlarlar.
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202020,1bin okunma
238 syf.
·
Puan vermedi
Yazarın hayal gücüne saygı duymakla birlikte bende " köpeksiz köyde değneksiz gezmek" deyimini hatırlatan kitaptır. aynı duyguyu lost dizisinde de hissetmiştim. Nasıl mı; kimsenin hakkında pek de fazla şey bilmediği devirlerde kafana göre roman kişilikleri oluşturup, bunları alabildiğine süsleyip, renklendirmek, konudan konuya sekmek, bunları roman formatında toparlamak çok zor olmasa gerek. Hayal gücünüzün ufkuna bakar. Zorla bitirdiğim ender kitaplardan biri. Lost dizisi ne alaka diyenler için de; ilk birkaç bölüm sonra adada wolkswagen minibüs gördükten sonra dizinin nereye doğru yol alabileceği hakkında bende ciddi endişeler oluşmasıyla, izlemeyi bırakmam bir olmuştu. sonu itibariyle aldığı kötü eleştiriler de beni haklı çıkartmıştır.
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,3bin okunma
180 syf.
·
Puan vermedi
Köy enstitülerinden yetişip enstitülerde öğretmenlik yapan Fakir Baykurt’un enstitülerinin kuruluşundan gelişimine, faaliyetlerinden verdiği meyvelere ve netice olarak siyasi düzenin atışmalarına ve oy kaygılarına nasıl kurban edildiğini sade ve dolu bir şekilde anlatarak verdiği cevaplardan oluşan, köy enstitüleri hakkında meraklı olanların süreç hakkında dolu bilgiler edinebileceği türden fakat buna rağmen her ne hikmetse köy enstitüleriyle aynı kaderi paylaşarak yazın dünyasında nispeten gölgede kalmış bir eserdir. Kısa yaşama dönemine rağmen aralarında yazarların, sanatçıların, bilim insanlarının da olduğu 17.000’e yakın mezun veren köy enstitülerinin az zamanda çok işler yaparak köylü insanımızın eğitimli bir şekilde üretmesini, kültür ve sanata dahil edilmesini sağlamasına rağmen siyaset düzeninin iğrenç kaygılarına kurban edilerek kapatılması sürecini okurken öfkeyle karışık derin bir üzüntü hissettirdi. Kapatanlara da burdan bir kez daha selam(!) olsun. Kimlerin kapattıklarına ve kapattırılmasına öncülük olduğunu da deyim yerindeyse “googlelayınız”. Umut ediyorum ki aynı modelin günümüz koşullarına uyarlanarak yeniden hayata geçirilmesi mümkün olsun ve taşrayla şehir arasında mevcut bulunan hemen hemen her konuda önümüze engel olarak çıkan uçurumlar bir nebze olsun dengelenebilsin. Aydınlık Türkiye’nin kurulması için eğitimin 21.yy’ın ihtiyaç ve gidişatına yönelik kurulmasında temel ideolojisinin öğrenilmesi açısından ufuk açıcı bir kitap olacaktır diye düşünüyorum.
Unutulmaz Köy Enstitüleri
Unutulmaz Köy EnstitüleriFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık · 2016571 okunma
Reklam
664 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı öncelikle antropolojiye ilgisi olanların okumasını öneririm, ilginiz yoksa biraz sıkıcı kaçabilir. Jared Diamond, Marvin Harris'in kültürel materyalizm teorisini temel alır ve yaşamdaki, tarihin ve dünyanın mevcut durumunu açıklamak için kullanır. Materyalizmi burada kolayca açıklamak için uygun bir platform olmayabilir ama genel olarak insanların maddi ihtiyaçlarının ve mallarının davranış ve kültürü belirlediğini söyleyen insan kültürüne bakmanın bir yoludur. Kitabın temelinde materyalizm çok mantıklı görünüyor ama herhangi bir teori gibi en azından biraz muhtemel bir sorgulama ile bunun avantaj ve dezavantajlarını kendine sorgulamak zorundadır ve insanlar günümüzde maddi değerler açısından yaşamı düşünmeye alışkın olduklarından, Harris'in teorisi mantıklı ve muhtemelen çok sık görülür. Fakat insanlık tarihinde yaşanmış olan her şeyi tek bir teoriyle açıklamaya çalıştığınız zaman diğer zamanlardaki gibi, bu durum umutsuzluğa yol açabiliyor. Materyalizm, SADECE diğer teoriler ile makul bir şekilde birleştiğinde ve Diamond'ın çok az sahip olduğu gerçek kanıtları ortaya koyabildiğince değerlidir diye düşünüyorum. Materyalist teoride bir alıştırma olarak bu kitap muhteşem. Bu kitabı yazımın başında da söylediğim üzere antropolojideki insanlara büyük bir teori anlayışı ile tavsiye ederim, bu altyapı veya bu konudaki okumaları az olan insanlar teorilerin bir egzersizden ziyade gerçek olduğunu düşünebilirler. Dünyanın neden tam ve eksiksiz olduğunun güzel bir açıklamasını yapabilen bir kitap.
Tüfek, Mikrop ve Çelik
Tüfek, Mikrop ve ÇelikJared Diamond · Pegasus Yayınları · 20187,6bin okunma
391 syf.
·
Puan vermedi
Osman paşanın kitap ismini koyarken çok akıllıca ve ince mesaj verdiği düşüncesindeyim. Sen ki askerlerinle yıllarca dağlarda çatışmışsın, terörü bitirmeye yaklaşmış bir “efsane komutan” olmuşsun. Sonrasında ülkenin bu günleri unutup teröre kucak açması deyimi gelirse “kandırılması” Osman paşa ve gibilerinin vatan toprağını korurken yaşadığı kahramanlıklar ve fedakarlıklar günümüz Türkiyesine bakınca “unutulanlar dışında yeni bir şey yok” dedirttiriyor. Tüm gerçekliğiyle dönem olaylarının anlatıldığı kitapta özellikle bazılarının askeri yanlışlar, politikacıların kürsüde konuşmak haricinde olaylara yabancılığı ve bürokraside dönen binbir dolabın cephelerde yarattığı eziyetleri yaşayanların ağzından okuması gerek. Bunları düşündürmek ve hissettirmek bile kitabın ne kadar güçlü bir altyapısının olduğunun kanıtı. Ülkemizin güneydoğu operasyonlarını anlamlandırmak için herkesin okuması gereken bir kitap.
Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok
Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey YokOsman Pamukoğlu · İnkılap Kitabevi · 20041,328 okunma
124 syf.
·
Puan vermedi
Bu roman, bir erkeğin kendisini bu kadar iç gözlemlemeye odaklanmayan bir dünyada kendini bulma mücadelesine odaklanıyor. Hem diğer insanlardan hem de küçük oğlundan uzaklaşıp kısa süre sonra bir araya geldiği için ormanda huzur bulmak zor. Bunun temel sebebi kitapta çok üstünde durduğu uygarlığı gerçekten geride bırakmadığı için de olabilir. Belki de roman bize artık bu şekilde yaşama kabiliyetimiz olmadığını gösterme amacındadır, bilemiyorum. Ancak tüm söylenenlerle bu kitapta biraz hayal kırıklığına uğradım. Daha eğlenceli ve daha tuhaf bir şey bekliyordum. Bu kapakla, o konuda, dünyayı ve toplumu, materyalist kültürümüzü görmenin başka yolları için düşünceler ve fikirlerin arka planda belirdiği dolu mesajlı bir şey bekliyordum. Kitaptan aldığınız şey oldukça net bir başlangıcı olan ancak net bir sonu olmayan kısa bir gösterim dizisi gibi. Sonunun nasıl olmasını isterdim bilmiyorum ama sahip olduğum yeterli değildi.
Doppler
DopplerErlend Loe · Yapı Kredi Yayınları · 20199,4bin okunma
86 syf.
·
Puan vermedi
Farklı argüman ve önerme türlerini neyin, nasıl ve ne zaman ortaya çıkardığınızı düşünmenizi sağlayan ilginç bilgiler ve teknikler kitabı. Bir gecede daha iyi bir münazaracı olmayacaksınız ancak kitapta bahsi geçen teknikleri adım adım kullanmanın sonunda elbet faydası dokunacaktır diye düşünüyorum. Doğru bir şekilde tartışmasanız bile, bir tartışmada en üste çıkmanıza yardımcı olabilecek bir argüman metotları oluşturmanıza yardımcı olacaktır. Okuyun. Öğrenin. Uygulayın. derim :)
Haklı Çıkma Sanatı - Eristik Diyalektik
Haklı Çıkma Sanatı - Eristik DiyalektikArthur Schopenhauer · İmge Kitabevi · 20162,407 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Atatürk büyük savaşları kazanmış, devrimler gerçekleştirmiş ve modern Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş bir lider olmasının haricinde birçok düşünürün de onay vereceği üzere idealist bir fikir akımıydı. Eylemlerin başlangıç merkezi ise bu fikirler sayesinde gerçekleşir. Bu yüzden Atatürk’ü 10 Kasım’larda anıp göz yaşı dökmenin haricinde yaşatmak için fikirlerini öğrenip yaşatmamız gerekmektedir. Kendisinin de “Beni övme sözlerini bırakınız; gelecek için neler yapacağız, onları söyleyin!” cümlesi anlatmak istediğimi en kısa şekilde özetliyor. Piyasada tonlarca Atatürk kitabı var fakat niteliğe gelince değerli olanlar o kadar fazla sayıda değil. Oldukça ince olan bu kitapta farklı değerli kaynaklardan derlenmiş Atatürkçülük fikir akımının oldukça açık şekilde bulabileceksiniz. Farklı kaynaklardan derlenme bir yapıt olması sebebiyle de Atatürk’ün fikirsel bakış açısını belli kavramlar üzerine oturtulabildiğini, kitaba bakıldığında aslında tüm devrimlerin temelinde “Tam bağımsızlık” gayesinin yattığını ve bu amaç için nasıl düşünüp nasıl ilerlemeli gibi sorulara yanıt bulabileceğinizi düşünmekteyim.
Atatürk ve Tam Bağımsızlık
Atatürk ve Tam BağımsızlıkMuammer Aksoy · Gündoğan Yayınları · 199024 okunma
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.