Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Funda Sağ

Kolejdeyken bir psikoloji dersinde öğretmenin belirli koşullar altında insan zihninin yaşam boyunca tanıştığı bütün insanların adlarını, yediği her yemeği, tüm günlerin tek tek hava durumunu sayabileceğini anlatmıştı. İnsan zihni akıl almaz bir yeteneğe sahip bir bilgisayardı. Belki de bir milyar bellek hücresi vardı ve bunlardan her birinin ne kadar bilgi alabildiği bilinmiyordu. Bellek hücreleri bu kadar çok olduğundan, yeni bir bilgiyi kafaya sokmak gerekince, bunlardan herhangi birinin silinmesine gerek yoktu. Gerçekte insan çıldırmamak için bir korunma önlemi olarak bildiği şeylerden bazılarını unutur, üstünü örterdi.
Sayfa 291Kitabı okudu
Reklam
İnsan aklının alabileceği dehşetin sınırı olacağına inanmak yanlış bir düşünce olmalıdır. Tersine insanı saran karanlık arttıkça harekete geçen bir mekanizma da bu sınırı sonsuza dek genişletir. İnsanın deneylerinin kendisine verdiği kanı şudur. Karabasanlar giderek karardıkça dehşet üstüne dehşet yağar, bir kötülük bir başkasını doğurur, sonunda karanlık her yeri, her şeyi kaplar. İnsana en dehşet veren sorun da zihninin bunların ne kadarını alacağı ve yine de acımasız, uyanık bir aklı başındalığa sahip olacağıdır. Bu tür olayların kendilerine özgü bir saçmalığa sahip olacakları kuşkusuzdur. Hatta bir noktada durum birden gülünçleşir de. İşte o noktada akıl ya kendini korumaya başlar ya da baskıya dayanamayıp ezilir.
Sayfa 211Kitabı okudu
Belki de bir insanın yaşamındaki gerçekten iyi günlerin toplamı bir ay bile değildir. Louis'e göre Tanrı acı dağıtmaya gelince daha cömert davranıyordu.
Sayfa 202Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Norma, Louis'e baktı. "Yaptıkların için teşekkür etmek isterim." İçtenlikle utanıyor gibiydi, bu hali de çok dokunuyordu insana. Louis de utanmıştı. "Jud abartıyor," dedi. "Hiç de değil," diye atıldı Jud. Gülümseyecekmiş gibi baktı Louis'e. "Annen sana teşekkürleri geri çevirmemeyi öğretmedi mi Louis?" Louis'in anımsadığı kadarıyla böyle bir şey dememişti annesi, ama yanlış hatırlamıyorsa bir keresinde yapmacık alçakgönüllülüğün "kibir" günahının yarısı olduğunu söylemişti.
Sayfa 104Kitabı okudu
Normal bir insan yedi dakikada uyur, ancak Hand'in İnsan Fizloyojisi'ne göre, aynı insanın uyanması on beş ila yirmi dakika sürer. Uyku, çıkması girmesinden daha güç bir havuzmuş gibi.Uyuyan insan derece derece uyanır, derin uykudan hafif uykuya geçer, buna "gözleri açık uyumak" da denir, insan sesler duyar ve sonradan hatırlamasa bile sorulan sorulara karşılık verir. Bunlar sonradan rüya içinde geçmiş gibi bölük pörçük anımsanabilirler de.
Reklam
"Diğer kişilikleri tanımazlıktan geldiğimiz takdirde, onları entegre edebileceğimizi sanmıştık ama bu yöntem onların yeraltında gizlenmelerine neden oldu. Sorumluluğu ve hesap verme zorunluluğunu vurgulamayı sürdürmeliyiz ama kişilikleri bastırmaktan kaçınmamız gerekiyor."
"Diğerlerine olanlardan bahsetmeye meyilli olması ama kendisine olanlardan bahis açmaması çoklu kişilik bozukluğunun tipik bir örneğini oluşturuyor."
Kapalı büyüyen ve bu şekilde bütün tabii arzu ve ihtiyaçlarını içinde hapsetmeye mecbur olan genç kız, gayet tabii olarak, sinirli ve manen bozuk bir mahluktu. Anası onu gezmeye götürürken bir saat saçlarını düzeltmeye uğraştığı halde, ne anasının, ne babasının aklına bu kafanın içi ile de bir parça meşgul olmak düşüncesi gelmemişti. Onlar işportaya konan bir elma gibi onu süsleyip temizlemişler, parlatmışlar, sonra yağlı bir müşteriye okutmuşlardı. Kız yetiştirmekten de gaye bu değil miydi?
"Bulduğun, fark ettiğin, idrakine vardığın ne varsa sevdiklerine anlatmakla mükellefsin kızım. Bilginin de zekatı vardır, unutma."
Sayfa 178Kitabı okudu
"Aşk ateşe, mesafe de rüzgâra benzer. Eğer küçükse ateş, onu kolay söndürür. Şayet büyükse büyütür de büyütür." Mevlana
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
"İbrahim ateşe atıldığında hangi isminle sana seslendi de ateş soğuk ve selamet olduysa işte o ismin hürmetine, İsmail kesilirken hangi isminle seslendi de onu kesilmekten kurtardıysan işte o ismin hürmetine, Yakup sana hangi isminle dua etti de sen onun gözlerini ve çocuklarını ona geri verdiysen işte o ismin hürmetine senden istiyorum. Hiç şüphesiz sen cömertsin, büyüksün. Bize Allah yeter. O ne güzel vekildir. İyilik yapmaya da kötülükten kaçmaya da güç kuvvet sadece yüce ve büyük Allah'tandır.” (Kenzül Arş)
Sayfa 145Kitabı okudu
İki tip insana hayranım. Morali bozukken uyuyabilen ve gündüz uyuyabilen. Bir de her yerde ve şartta kafasını yastığa koyar koymaz uyuyabilen. Üç etti ama olsun.
Sayfa 130Kitabı okudu
İnsanın kafası başka bir yerdeyken dünyanın en güzel yerinde olsa ne çare.
Sayfa 130Kitabı okudu
Ben ilişkilerimdeki özeni artırdıkça insanlar tuhaflaşmaya başlıyordu. Gösterdiğim sevgi duygusu ile ne yapacaklarını, onu nereye koyacaklarını mı bilemiyorlardı acaba?
Çocuklar tutarlılıktan hoşlanır, hayırlarımız evete dönüşüyorsa ya da ortamda ebeveynin hayır cevabını evete dönüştüren biri varsa çocuğun kafası karışır ve kendisinde bütün hayırları evete dönüştürme gücü var zanneder.
342 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.