Yas-ı matem günü derdim yeniler
Yarin sesi kulağımda çınılar
Sordum ki dağlara niçin iniler
Dedi çekticeğim karın elinden
Varıp bir pir ile pazar edersin
Oturup da ikrarını güdersin
Sordum garip bülbül niçin ötersin
Dedi çekticeğim harın elinden
Ser çeşmeden gelir suyun durusu
Nasibimiz verir pirin birisi
Dedim Pir Sultan’ ım benzim sarısı
Dedi çekticeğim yarın elinden.
Pir Sultan Abdal
Yıllar geçti,ben yoruldum
Dillerde kirlendi adım
Ne uslandım, ne duruldum
Ben seni hiç unutmadım…
Takvim sonunu unuttu
Bülbül kanını unuttu
Düşman kinini unuttu
Yıllar geçti,ben yoruldum
Dillerde kirlendi adım
Ne uslandım, ne duruldum
Ben seni hiç unutmadım…
Çehren gibi baktım aya
Kanadım, toprağa,suya
Dağ-taş düşerken uykuya
Ben seni hiç unutmadım…
Çok sevdiğim Neşet Ertaş ve o en sevdiğim anlamlı türküsü: Bir anadan dünyaya gelen yolcu
Bir anadan dünyaya gelen yolcu
Görünce dünyaya gönül verdin mi?
Görünce dünyaya gönül verdin mi?
Kimi böyük kim böcek kimi kul
Kimi böyük kim böcek kimi kul
Merak edip hiçbirini sordun mu?
Bunlar neden nedenini sordun mu?
İnsan ölür
Sen kokmayan gülü neyleyim,
Neyleyim sensiz baharı?
Sen doğmayan günü neyleyim,
Neyleyim sensiz ben dünyayı?
Senin tenine değmeden gelen yağmuru istemem,
meltemi istemem.
Seni parlayacaksa parlasın yıldızlar,
Hep sen mi ağladın, hep sen mi yandın
Ben de gülemedim yalan dünyada
Sen beni gönlümce mutlu mu sandın
Ömrümü boş yere çalan dünyada
Ah, yalan dünyada, yalan dünyada
Yalandan yüzüme gülen dünyada