Geçmişten günümüze , hatta gelecekte bile sürüp gelen manevi değerlere gelenek olarak atfedilir.Burada değineceğim husus , geleneğin insanların üzerindeki vicdanın yumuşak karnını bulmak.Başta gelenek dikişsiz bir kumaşa elbise dikmek gibidir , acımasızlığın töre olup geleneğe entegre olması ağabeyinin yanında kaderi ona bağlanmış kurbanlık kız kardeşi.Güçlünün sözlü kanunu , geleceğe taşıması, gelenek vicdanın üstünde bir yüktür. Tahtsız-lığımızın üstüne bahtsızlığımıza kurulması ,gelenek davullu, zurnalı küçük bir bedenin beyazının karasında, küçük bir kız çocuğu .Bütün türküler kederli, yüzü dargın bir çocuk, etrafında cehennem zebanileri, benim bütün memleketimde ki kız kardeşlerimin ,erkeklerin elinde hayatlarının dolaşması.Bezirgan sultanlığında ,köle yapılmış kız kardeşlerimin, kanlarıyla inşa edilmişse gelecek ,yüzyıl geçmiş yüzyıl gelecek, safım kardeşlerimin yanında vicdansızlığı katledip ölmek. Neek