İnsanoğlu, ne yaparsa yapsın, vakit geldiğinde, doğduğu gibi ölüyordu işte! Bu kesin emre ne para, ne güç, ne kudret ne de dualar karşı gelebiliyordu.
Acı çekmenin türleri, çeşitleri ve Allah'ın da bir bildiği vardı ki, her kula en azından bir acı mutlaka düşüyordu.
Sayfa 201Kitabı okudu
Reklam
Şarap gibidir çünkü aşk, tadına varmak için olgunlaşmak lazım. Ayrıca esas ask, has aşk, olgun çağda gelendir ki, vurgun yemiş gibi olur insan, feleğini şaşırır
Sayfa 272Kitabı okudu
İktidar, hoşuna gitmeyen her kurumu ve kişiyi mahvetme usüllerini çok iyi kullanıyor, kendi görüşlerine karşı olanları sindirmeyi büyük bir maharetle başarıyordu. Bir zamanlar okumuş olduğum kitaplardaki, izlediğim filmlerdeki geleceğe dair ürkütücü durum gerçekleşivermişti sanki. Ülke kocaman bir “gözaltı” halindeydi.
Sayfa 93 - Everest CepKitabı okudu
Burası Singapur'du! Bir diktatör tarafından idare edilen, bireysel özgürlüğün diktatörün saptadığı çizgiyle sınırlandığı cennet ada! Hapishaneler boştu çünkü suçlu yoktu. Suçlu yoktu çünkü suç affedilmiyordu.
Sayfa 280Kitabı okudu
Hep aynı hatta gidip gelen bir kara trendim artık, Ne mutlu ne de mutsuz...
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.