Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Tek kelime ile inceleme yazabilme imkanımız olsa “mükemmel” yazar çekilirdim kenara. Mükemmel kelimesinin içini kesinlikle dolduran, anlamını sonuna kadar verebilen bir roman. Romanı okumaya başlamadan önce ve gerekli bölümlere gelmeden önce soyağacını ince şekilde gözlemlememenizi tavsiye ederim çünkü ufak da olsa yaşam-ölüm olarak spoiler yenilebiliyor ve ufak ayrıntıları da aklımda tutabilirim diyorsanız bu kitabı
Kara Kitap
Kara Kitap
‘tan sonra okumanızı tavsiye ederim; çünkü Orhan Pamuk 2 – 3 cümle kadar Kara Kitap’a güzel göndermeler yapıyor ve maalesef bunlar büyük bir spoiler. Kafamda Bir Tuhaflık kitabı Orhan Pamuk’un dediği gibi bir aşk hikayesi ve bir destan. Sokak satıcısı Mevlut’un daha çocuk yaşlarda İstanbul’a gelip satıcılık yaparak, fakirlikle beraber yaşam mücadelesi verip, aşkı yaşayarak kafasında olan bir tuhaflığın öyküsü ve destanı. Kitap ister istemez insanda bir önyargı oluşturuyor; bir sokak boza satıcısının gerçekçi bir romana konusu olacak şekilde nasıl bir aşk hikayesi olabilir, ne şekilde bir destan olabilir ki diye. Destan kelimesi belki bu kitabı okumamış arkadaşlara abartı gelebilir ama her bir yaşam mücadelesi özellikle de fakirlikle mücadelesi olan her bir yaşam mücadelesi hatta her bir yaşam zaten bir destan değil midir? O kadar güzel, o kadar naif bir aşk hikayesi ki, fakirlik ile yaşam mücadelesi birleşince duygu yoğunluğu daha da yoğun yaşanıyor ve destan kelimesinin aslında hiç de abartı olmadığını anlıyoruz. İşte bu duruma uygun şekilde Pamuk verilebilecek en güzel örneği fazlası ile verebiliyor. Roman başarılı bir metafiction – üstkurmaca örneği. Orhan Pamuk kendi kaleminden yazdığı kısımları Dostoyevski’nin en büyük belki de dünyanın en büyük romanı olan
Karamazov Kardeşler
Karamazov Kardeşler
‘de kullandığı yöntemi, sanki bir yerde oturmuşuz da yazar bize birebir bir şekilde çay ve kahve eşliğinde anlattığı şekilde anlatması çok hoş. Romanın üstkurmaca kısımları ise daha da hoş; mesela: karakterler aralara girip “burada sayın roman okuruna bir şeyler de ben söylemek isterim” tarzındaki cümleleri daha doğrusu bölümleri okumak gerçekten de çok keyifliydi. Kitabın nostaljik anlatımını, resimsel anlatımını daha da güzelleştiriyor. Orhan Pamuk’un sevilmemesinin en büyük sebeplerinden biri de kendisine oryantalist denilmesi, milletimizi kötülemesi ve herkes kendi tarafından baktığı için tespitlerinin ve görüşlerinin yanlış olduğu belirtilmesi. youtube.com/watch?v=AHNm0pt... belgeselinde dediği gibi hiçbir olaya kendi tarafımızdan (milletimizin) bakamam demesi kesinlikle çok çok doğru bir söz. Onun için kitapları içinde bir tarafın görüşünü belirtecekse, mesela bu kitabında sağ görüşlü kişilerin sözlerini birebir kendi ağızlarından, herhangi bir yorum vermeden belirtirken birkaç sayfa sonra da sol görüşün düşüncelerini veriyor. Bir sayfada Kürt vatandaşlarımızın görüşlerini ve çektiklerini haklı bir biçimde söyleyebilme cesaretini gösterirken #10182740 bir başka sayfada ise her kesimde olduğu gibi Kürtlerin içinden çıkan yanlışlıkları söyleyebiliyor. İkinci durum olmasa da ilk durum eğer oryantalistlik oluyorsa varsın olsun oryantalistlik olsun ne fark eder? Hepimiz oryantalist olalım o zaman. Kara Kitap’ta olduğu gibi Pamuk’un siyasi tespitleri kesinlikle çok başarılı ve romanları haricinde hayranlık seviyemi kesinlikle daha da çok arttırdı. Siyasi tespitler haricinde diğer normal tespitleri ise insanı bir değişik duygulara boğan, geçmişine götüren cinsten. Mesela hepimiz biliriz ki çocukluğumuzun bakkalları süt ve süt ürünleri koydukları ya da diğer soğuk tutulması gereken ürünlerin koyuldukları buzdolaplarının bazıları bakkallarda vitrin gibi dışarda durur, vitrin gibi içindeki peynirler, salamlar, sosisler vs. sergilenirdi. Bu ince tespitler o kadar güzel kitap içinde anlatılmış ki, kitap için çalışılan 6 yılın (Belli bir süresi Masumiyet Müzesi) cevabını veriyor. Pamuk’un bir başka güzel tespiti ise gecekondular. Bizler onlara gecekondu diyoruz ama roman karakterleri ev ve evimiz diyorlar. Onlar için gecekondu değil evdir çünkü o yapılar. Boza satıcımız Mevlut’un büyümesi, insanlık gelişimi, cinselliği öğrenimi ile beraber tamamen büyüdüğünü, tamamen yetiştiğini görüyoruz ve bu süreç ile beraber başta İstanbul’un adım adım gelişimi, nüfusunun artması ile beraber Türkiye gündemine oturan olayları ve yaşananları da okurken aslında yakın Türkiye tarihinin bir kısmını okuyoruz. Roman için yukarıda nostaljik bir havası, resimsel bir anlatımı var demiştim ya, onun için romanın havasını anlattığını düşündüğüm bir fotoğraf albümü yaptım ya da yapmaya çalıştım, umarım beğenirsiniz. goo.gl/photos/TAgU1hCX...
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913,4bin okunma
··
566 görüntüleme
Metin T. okurunun profil resmi
Son zamanlarda okuduğum en güzel inceleme. Hiç tartışmasız. Nasıl da kaçırmışım. Demek ki senin sayfanı sık sık ziyaret etmek gerek. Ara ara dönüp okumaya karar verdim. Hatta kopyalayıp masaüstüne koyacağım. Bir ara yazar ve yazdıkları konusunda aynı duyguları paylaşıyorum da ondan mı, diye düşünmedim değil. Değil ama. İlham verici. Zira harikulade tespitler. Hayran bırakan bir tekniğin var. Lagalüga yok, bu anlamda profesyonel gibisin. Aslında daha çok şeyler yazmak istediğini, içinde çok şey kaldığını da hissetmedim değil. Acaba diyorum, sesli düşünüyorum işte, Uğur biraz daha roman tahlili üstüne okusa, ondan sıkı bir eleştirmen olmaz mı? Kesin olur. Kaldı ki ve bilirim de bir roman incelemesi, bir tahlili yazmak roman yazmaktan daha zordur. Bravo Uğurcuğum. Alkışlıyorum.
mithrandir21 okurunun profil resmi
Metin Abi çok teşekkür ederim. Abartısız olarak ben de bir şey söylemek isterim, bir incelemede vs. olumlu tepki almak istenilecek kişilerin başında geliyorsun hatta ara ara kendime söylerim beğeni butonlarının yanında bir de "Metin Abi Beğendi" butonu olsun diye. Buradan da sesimi siteye duyurmuş olayım. İncelememi yorumundan sonra tekrardan okudum da dediğin gibi kısa olmuş, eksik yazmışım, hem orta kısımları için de dediğin gibi daha çok şeyler yazmak istiyordum.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Recep Özçetin okurunun profil resmi
Etkileyici bir inceleme ..Bende çok beğenmiştim ve epey akıcı bir kitap..Kitabın kapağını görünce bile aklıma boza içmek geldi:)
mithrandir21 okurunun profil resmi
Teşekkürler, katılıyorum dediğinize, ayıptır söylemesi şu an boza içiyordum da kitap aklıma geldi ve incelememi tekrardan paylaşayım dedim, Mevlut'un pek hoşuna gitmeyecek ama mecburen şişede fabrika usulü satılan bozalardan içiyorum :)
Undómiel okurunun profil resmi
Çok güzel inceleme, özellikle fotoğraf albümü çok çok güzel bir düşünce olmuş.
Hamza Ee okurunun profil resmi
Elinize sağlık. Albüm de çok iyi olmuş.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.