Gönderi

Bireylerin Hayatta Kalma Noktasındaki Çeşitlilik Durumu
Biyolojide yaşamın sürebilmesinin en büyük aracı, her nesilde ve her bireyde çeşitlilik üretebilmektir. Yaşam, ancak sınırsız çeşitlilik söz konusu olursa çevre şartlarındaki kestirilemeyen değişimlere uyum sağlayabilir. Bireylerin hepsi tek tip ve “mükemmel” özelliklere sahip olsaydı o “mükemmel” özelliklerin dezavantaj oluşturabileceği herhangi bir çevre değişikliğinde, o canlının nesli tükenebilirdi. Farklı ve çizgi dışı çeşitler, her ne kadar kendileri ve diğer bireyler için risk barındırabilse de bazı koşullar altında avantaj sağlayabilirler. Bu farklılıklar, seri katillik yahut toplum düşmanlığı gibi radikal uçlarda ortaya çıkabileceği gibi yalnızlık isteği, melankoli yahut kendi görüşlerinde inatçılık gibi daha hafif versiyonlar şeklinde de ortaya çıkabilir. Bunlar da insan türünün bireysel çeşitliliğini garanti altına alarak farklı şartlara farklı özellikteki bireylerle uyum sağlayıp, gen devamlılığının sürmesini sağlar. Bu nedenle bu tip “çizgi dışı” çeşitlere ait olan gerek genetik gerekse kültürel kodlar sürekli yinelenir ve her nesilde değişik derecelerde, değişik şiddetlerde ortaya çıkar. Bu sayede türün çeşitliliği zenginleşir ve buna bağlı olarak hayatta kalma olasılığı bireysel olarak değilse bile türün tamamı için artar. Çeşitliliğin, farklılıkların gereğine ve önemine dair çok radikal örneklere gerek yok; dünya tarihinde ve günümüzde “tuhaf ve yenilikçi” işlerin birçoğu münzevî, sosyal iletişim sorunları yaşayan, ailesinde veya çevresinde uyumsuz görünen insanların ürünüdür. Mesela elinizde tuttuğunuz kitap dahi, hayatında sıklıkla tek başına kalmayı seven ve çocukken hiçbir sokak oyununu öğrenmeye vakit bulamamış bir garip ademoğlunun aracılığıyla size ulaşmış bulunuyor. Kısacası, farklılıklar olmasa sadece hayat sıkıcı olmazdı; hayat diye bir şey muhtemelen var olamazdı...
·
19 görüntüleme
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Yazarın notu: "Mükemmel kavramı günlük dilde kullandığımız ama anlamını çok düşünmediğimiz bir kavramdır. “Kemâl” kelimesinden gelen ve “gelişiminin son noktasına gelmiş, eksiksiz” anlamlarını taşıyan mükemmel sıfatı; tabiatta rastlayabileceğimiz bir özellik değildir. Etrafımıza bakınca tek görebileceğimiz, en iyi uyum sağlamış olanlardır ve hiçbir şey mükemmel değildir. Dahası, tabiat “tekâmül” yani gelişerek mükemmelleşme derdinde de değil gibi gözüküyor. Tabiatta sadece çevreyle en uygun uyum dengesini sağlamaya yönelik kompleks bir sistem çalışır. Tekâmül derdi bu anlamda sanırım sadece insana aittir ve çevremize de bu tip “insan merkezci” algımızı yansıtmadan duramıyoruz."
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.