Gönderi

Koşuşturuyorum yine kaldırımda. Her zamanki gibi hızlı hızlı yürüyorum, alışmışım. Gerçi kendimi garipseyecek bir ayrıksılığım da yok. Herkes telaş içinde, hiç yetişilemeyen hayat temposu kumkuması. Bir anda çingene bir kız gördüm, arkasında çöp topladıkları beyaz torbalı arabalarından. Tek şeritli yolun ortasından kimseye aldırmadan aheste aheste ilerliyor. Arabalar manevra yapmak için onu bekliyor, o beyaz torbalı arabasının milyonlarca katı değerindeki arabalar. Belli ki kafasında bir düşünce var, gözleri donuk. Üstündeki kırmızı salaş etek ve yıllanmış bluzun sergilediği aldırışsızlık gözlerindeki bu donukluğa pekala yakışmış. Kavruk teni üzerinde daha da bir belirgin olan göz beyazlığı, donukluğa daha da dikkat çekiyor. Hiç özenmediği kolayca anlaşılan simsiyah saçları ise, son zamanlarda dert sermayemin büyük bir kısmını teşkil eden saç dökülme stresimi trajikomik bir hale getiriyor o anda. Her şey bir anda, bir saniyede olup geçiyor. Dönüp arkama bile bakmıyorum. Aynı hızlı adımlarla yoluma devam ediyorum.
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.