Sırf varlığıyla insanı geleceğe inanmaya zorlardı: o bebeğin emekleyeceği, yürüyeceği, yaşayacağı bir geleceğe. Bebek bir zaman parçasıydı; dünyaya verdiğiniz ve dünyanın size verdiği bir sözdü. Bebek, anlaşmaların en eskisiydi, yaşamaya devam etmekti.