Ödev yazmak amacıyla okuduğum bir roman olan bu eseri okuduğumda iyiki hoca böyle bir ödev verdi dedim kendi kendime hayatımda severek yaptığım en güzel ödevdi. Ödevin konusu "insan" kavramını açıklayınız konu ve içeriğin böyle uyuştuğu mükemmel bir eser görmedim ben. Siz değerli okuyucuların fazla zamanını almadan konuya geçmek istiyorum...
Mürşit Efendi'nin insan olarak açıdığı insanlara kalkan olmaya çalıştığı için acınacak hâle düştüğü bir hayat hikayesi. Doğruların arkasındaki yalanların, yalanların arkasındaki doğruların gün yüzüne çıktığı ne güzel insan dediğim kişinin canavarlaştığını, canavar dediğim insanın ise insanlık timsali olduğunu gördüğüm muhteşem bir eser. Hayatta her şeyini kaybeden bir babanın hayata tutunma çabasının işlendiği bir tutunamayanın öyküsü. Görünenin arkasındaki sır perdelerinin birer birer aralandığı baştan sona merak duygusunu canlı tutan bir eser. Ancak dilinin biraz ağır olması sürükleyici bir roman olmasının önüne kısmen geçmiş. İnsan olmanın daha doğrusu insan kalabilmenin ne derece mühim olduğunu hayatın ne kadar acımasız olduğunu gözler önüne seren bir eser. Son nefesine kadar çocukları için savaşan bir babanın öyküsü. Zehra'nın doğru bildiklerinin yanlış, yanlış bildiklerinin doğru olduğu hayatının tepe taklak olduğu muhteşem bir hayat hikayesi... Keyifli okumalar dilerim
