Gremyaciy Log'dan binbeşyüz kilometre uzakta bulunan, kayalara zincirlenmiş Moskova'da, gece gündüz hayat vardır. Tren düdükleri uzun uzun birini çağırıyormuş gibi öter, otomobil kornaları kocaman bir orgtan çıkan sesler gibi uğultu halinde birbirine karışır, tramvaylar gıcırdıyarak, vınlıyarak, zincirleri şakırdatarak geçip gider. Lenin'in yattığı mezarın öbür tarafında Kremlin duvarının berisinde, yukarılarda esen soğuk rüzgârın ve ışıklardan aydınlanmış göklerin içinde kocaman kırmızı bir bayrak kıvrıla büküle dalgalanır. Aşağıdan üzerine çevrilmiş olan göz kamaştırıcı beyaz elektrik ışığının altında alev alev yanıyormuş, kırmızı bir kan gibi dalga dalga dökülüyormuş hissini verir. Yükseklerden gelen rüzgâr döne döne bir an için aşağı doğru sarkmış bayrağı kaldırır, onu tekrar yükseklere doğru fırlatır ve bayrağın ucu bir an batıya, bir an doğuya yönelir. Kıpkırmızı bir isyan alevi gibi sanki insanları savaşmaya çağırır.
Sayfa 173Kitabı okudu
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.