Gönderi

Sen bu hallere düşecek adam mıydın, dediğimde tam da o hallerdeydim. Bahtıma her şeyin kırılganı düşmüştü diyordun, haklısın , kuşku çağımda ben de öyleydim. Gökten yere yağmur olarak insem havada kururdum. Güneş olsam üşür, şahken şahbaz olurdum. Diyebilirim ki Feribe, duygular benden değil, ben duygularımdan oluşuyordum. Ama ne oldu, her şey geçip gittiğinde yanımda yine kendim kaldı, Feribe. Üzerime oturan bir kıyafet gibi sarmamıştı beni hayatımdan çıkardıklarım. Unutmak zorundayım ve bunu unutmak ortada bir hezimeti ikiye üleşmek gerektiğinde tek başına onu üstlenmek gibiydi. On sekizimde, yirmi ikimde, yirmi beş ve yirmi sekizimde Feribe, beni de arkamdan vurdular, ama edebimle öldüm. Sende öleceksin. Ölmeden önce bir güzel öleceksin. Kaybolan yollarımızın hesabını yan masadan ödemiyorlar Feribe!
··
227 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.