jose Saramago imzalı müthiş eser. Trafikte ilerlerken aniden gözlerine beyaz bir perde inen ve aynı durumun hızla toplumun diğer bireylerinde görülmeye başladığı bir hastalığı konu alır. Gözlerde aslında tıbben hiç bir sorun yoktur ancak yine de insanlar sonsuz beyazlıktan başka hiç bir şey göremezler. Saramago adeta kitapta körlüğe tıbben değil toplumsal bir hastalığın virüs gibi herkesi nasıl kuşattığına bakılması gerektiğinin altını çiziyor ve bana boşuna Nobel vermediler demek istiyor. Kayıtsız kalınan sorunlar bir gün herkesin başına gelecektir mesajı veren Saramago aslında dünyada yaşanan adaletsizliklere, güçlünün zayıfı ezmesine karşı önlem alınmamasına isyan ediyor. Çok güçlü bir ateist olan Saramago Filistinin Israil tarafından işgal edilmesine en çok karşı çıkan aydınlardan biridir. Ayla bebeğin denizin kenarında yatan cansız bedenine dünya ne kadar da kayıtsız kalmıştı: körlük budur işte. Körlükte insanoğlunun hangi ortamda olursa olsun nasıl hayvanlaşabildiğini realist bir tarzla görüyorsunuz. Körlükte ayrıca umudun bir kişi tarafından bile nasıl yeşertilebileceğini, toplumsal dayanışmanın yaygın hastalıkları bile nasıl yenebileceğini gözler önüne seriyor. Saramago benim gözümde bir bilgedir. Aydın ötesi bir insandır. Mizah ve edebiyat tarafına ise hiç değinmiyorum. Saramago marketten alacaklarını bir kağıda yazsa o bile büyük bir zevkle okunur. Hadi hemen alın şu kitabı, okuyun. Kolay gelsin. Haa bir not daha: Saramago nun “Defterler” isimli blog notlarından oluşan bir kitabı var eşi tarafından derlenmiş. Hayran kalacaksınız!!!

KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022105bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Okur Gezer