Gönderi

TÜRK KÜLTÜRÜNDE SERVİ AĞACI
Servinin ihtiva ettiği anlam edebiyatta da vazgeçilmez simgeler arasında yer almıştır. Sevgilinin boyuna atfen kullanılan servi tabiri ile beraber “serv-i hıraman” yani salınarak yürüyen sevgili ve “kadd-ı elif” ya da “serv-kad” yani uzun boylu sevgili tabirlerine beyitlerde, şiirlerde rastlamak mümkündür.
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
’in Canım İstanbul adlı şiirinde “Tarihin gözleri var, surlarda delik delik; Servi, endamlı servi, ahirete perdelik.” diye servinin endamıyla ahrete perde olmasına vurgu yaptığını görmekteyiz. Aynı şekilde
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
, Serviliklerde adıyla yayımlanan ilk şiirinde “Hala servilerde ağlıyorlar mı?” vurgusu ile dizelerinde hüznü ve duyguyu beraberce işlemektedir. Yine
Yahya Kemal Beyatlı
Yahya Kemal Beyatlı
de Rindlerin Ölümü şiirinde : “Ve serin serviler altında kalan kabrinde/Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter.” dizelerinde servinin lirik olarak mezarlıktaki varlığına işaret ettiğini görmekteyiz. RECEP KANKAL Kaynak: trdergisi.com/turk-kulturunde...
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.