Gönderi

80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Öncelikle yazıma stefan zweig’i överek başlamak istiyorum çünkü gerçekten hayatımda böyle bir betimleme görmedim irene karakterinin yaşadığı o içsel bunalımı o kadar iyi geçiriyorki okura ben yaşadım ireneyle birlikte herşeyi. Dil ve anlatım zaten olağanüstü!.... İrene; iki çocuk annesi ve başarılı bir avukatın karısı başrol olarak karşımıza çıkıyor. İrene kocasını genç bir piyanistle aldatıyor ve aşığının evine her gittiğinde bunun bir yanlış olduğunu biliyor ama bile bile bunu yapıyor, sonuçta maceranın gerçek bedeli tehlikeye atılabilmek değilmidir? Daha sonra irene ortaya çıktığını zannediyor bu gizli kaçamakların aşığının eski sevgilisi tarafından yakalanıyor ve sözde şantajcı ondan susma payı olarak her defasında para alıyor, tabi irene bir süre sonra dayanamayıp kocasına anlatmaya çalışıyor durumu ama her defasında sözcükleri bir türlü toparlayamıyor, kendini hazır hissetmiyor. Günler böyle geçip giderken kitabın sonu da ise bence hepimizi şaşırtan bir şey oluyor ama itiraf edeyim ben bunu kitabın ortalarında tahmin etmiştim:)). İrene ‘ nin kocadı fritz ilişkiyi öğrendikten sonra karısını tekrar hayatlarına döndürmek için böyle bir oyun oynadığını söylüyor. Yani ben bütün kitap boyunca irene ye tabii kızdım sonuçta çok düzgün bir ailen var güzel kadınsın eşin le problemin yok neden aldatıyorsun ama sonra da üzüldüm o haline açıkçası zaten bu oyun içinde o kadar yorulmuştuki artık son çare zaten ölümü tercih etmişti ki kocası her şeyi itiraf etti. Peki sizce burda ireneye üzülmek gerekiyormu, yoksa her türlü suçlumu? Siz fritz ‘ in yerinde olsaydınız napardınız? Okuduğunuz için teşekkür ederim
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022104,3bin okunma
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.