Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

135 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Peki ya kaybedenler ne yaşar? Bunu düşündük mü?
“Savaş” sözcüğüne hepimiz aşinayız. İnsanoğlunun bu bitmek bilmez paylaşım kavgasına bir mecburiyetmiş gibi bakmayı, zaferleri kutsamayı, ölümü daha bu dünyada cennet ile taçlandırmayı, haklı-haksızı tespit etmeyi tarih kitaplarından güzelce öğrendik. Hep ileriye, kazanan taraf ile birlikte geleceğe çevirdik yüzümüzü. Peki ya kaybedenler ne
Alman Sonbaharı
Alman SonbaharıStig Dagerman · Everest Yayınları · 201580 okunma
··
559 görüntüleme
FatmaYıldız okurunun profil resmi
İnsani yanım törpülenmiş izlenimi vermek pahasına birkaç kelam etmek isterim ;) ben savaş yahut kıyım suçlarının belli bir azınlığa maledilmesini mantıklı bulmuyorum. Bu azınlığı destekleyen, alkışlayan herkes de bu şuça iştirak etmiş sayılır. Ne kadar adaletsiz ve haksız olduğuna bakmaksızın güçlüden yana davranmış herkes aynı sonu yaşamaya müstehaktır nazarımda. İnsan şuursuz yığınlara dahil ediyorsa kendini, sorgulamıyor, düşünmüyor, araştırıp işin özüne vakıf olmuyorsa şayet başına gelecek musibetlere davetiye çıkarıyordur. Hitler belgeselinden sonra bu adamın asla tek başına varolmadığına kanaat getirdim. Bana göre liderler halkı gaflete ve felakete sürüklemezler, halk kendi gaflet ve cehaleti neticesinde bu canileri kendi elleriyle yaratır. Aklı başında azınlıklar arada ziyan olabilir onlarında sorumluluğu vakti zamanında ellerini taşın altına koymamalarından kaynaklıdır. Kalemin güçlü ve daim olsun, keyifli okumalar...
AkilliBidik okurunun profil resmi
Teşekkürler değerli yorumunuz için. Söyledikleriniz doğru, "bu iktidarı seçen bedeline katlanmalı" diyorsunuz ve sonuna kadar haklısınız. Ancak Dagerman'ın sorusu şu: Bu iktidara oy veren vermeyen, faşist olan olmayan tüm Almanlar yargısız hükümsüz aynı cezaya çarptırılmış durumdalar, bu adil mi? Faşist bir yönetimin iktidarda gücünü sağlamlaştırdıktan sonra ne kadar tehlikeli olabildiğini hepimiz çok iyi biliyoruz, tarihte sayısız örnekleri var. Çoğu kez halk -ki onun da sadece bir kısmı-, bu partinin ne yapacağını bilmeden oy veriyor -hepimiz öyle değil miyiz?- ama bir kez devletin gücünü ele geçirince -para getiren tüm kaynaklara el koyup basını manipüle edince-, faşistleri devirmek büyük savaş gerektiriyor. İtalya'da, İspanya'da, Güney Amerika'da ve yakınlarımızda benzerini sıkça gördüğümüz benzerleri gibi... Ben Dagerman gibi düşünüyorum. Bir üst kimliği toptan suç ortağı ilan etmek belki çok kolay, ama vicdanıma dokunuyor. 14 yaşındaki bir gencin, sırf vaat edilen kamplar eğlenceli göründü diye Nazi gençlik örgütüne üye olması bir suç mudur? Ya da partiye üye olmazsa onlarca yıllık memuriyet hakkını kaybedecek bir öğretmenin? Hitler'e hiç oy vermemiş ama Almanya'da yaşayan birinin? Ya da milliyetçiliğe yürekten inanan, kamplarda yaşananlardan savaştan sonra haberi olanların? Faşizmin ilk basını ele geçirmek için çalışmasının sebebi bu olsa gerek. Alman halkı uzun süre boyunca dış dünyada olanlardan haberdar olmuyor, tümüyle manipüle edilmiş haberlerle sarılılar, "en büyük biziz, rakiplerimiz bizden korkuyor, başımıza ne geliyorsa dış mihrakların oyunu, vs....". Yabancı radyolardan, o da gizlice dinleyebildikleri kadar bilgiye sahipler. İsyan edebilirler miydi? Evet, direniş var zaten. Ancak devlet imkanlarını arkasına almış, işkencede uzmanlaşmış, aile boyu herkesi fişlemiş bir faşist iktidarı silahlı/silahsız direniş ile devirmek bence imkansız. Naziler bu kadar yükselene kadar neredeydi Alman halkı? Bu da sorulabilir, ancak bana sorarsanız burada da uzlaşmamayı marifet sayan partilerin yarattığı kaos, Alman halkının verdiği oydan daha fazla etkili Nazilerin güçlenmesinde.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.