Ahlaksızlık, insanların giyimlerinde-kuşamlarında veya yiyip-içtiklerinde değil; kendisi gibi yaşamayan, düşünmeyen ve inanmayanlara karşı takındıkları tavırdadır. Ahlakı şekil-şemailde arayanın fiziksel gözleri şahin kadar keskin olsa dahi, burnunun dibinde duran anlamları görememesi nedeniyle, hakikatte kördür...
İnsanın hangi yola (anlayışa, dine, düşünceye, felsefeye) da hil olduğunun ölçüsü; dili ile ilan ettiği değil, hali ile ilan ettiğidir. Ve hali ile çamurda oynamaktan vazgeçmediği sürece, en temiz sabunlardan (dinlerden, öğretilerden) dahi hayır bulamaz sahibi...