Deniz Kurdu Benim için uzun süredir okumak demek, öğrenmek, gelişmek, faydalanmak demek. Bu nedenle ekseriyetle ya kişisel gelişim yada alan(çocuk gelişimi, sosyoloji, psikoloji) kitapları okurum. Bilgi içerikli kitaplar okumayı çoğu zaman kurguya tercih etmişimdir. Bununla birlikte okuma alışkanlığı kazanma aşamasında kurgunun katkısı yadsınamaz. Sürekli bilgi alımının yorduğu ama kitaplardan kopmak istemediğimiz zamanlarda da keyifli bir dinlenme durağı olduğunu söylemeliyim. Kalıtsal aile travmaları ve travma sonrası stres bozukluğu ile ilgili okumalarımdan sonra dinlenmeye ihtiyacım olduğuna karar verdim ve tercih ettiğim durak "Deniz Kurdu" oldu. Kitap, geçirdiği deniz kazası sonrası "Hayalet" isimli uskuna tarafından kurtarılan yazar ve eleştirmen Humphrey Van Weyden'ın "gerçek dünya" ile tanışması, şahit olduğu sayısız zalimlik, uskunanın kaptanı Wolf Larsen ile yaptıkları felsefi tartışmalar ve Hayalet 'ten kurtulmak için verdiği mücadeleleri konu alıyor. Pek matah bir ortam olmasa da "Hayalet" bende epey ilgi uyandırdı. Bir sosyolog adayı için aynı toplumdan çıkmış idealist bir yazar, materyalist bir kaptan, hayatı yalakalık ve kavgadan ibaret tayfalar ve zalim oldukları için mi avlandıkları yoksa avlandıkça mı zalimleştikleri asla tam olarak anlaşılmayan fok avcılarını barındıran bir geminin ilgi çekmemesi düşünülemezdi zaten. İlk kez tanıştığım Jack London 'ın kalemini sevdim. Bunaltmayan ama gözümde canlandırmama olanak tanıyan betimlemelerini de. Ama itiraf etmeliyim ki olayları, okuduğum en karmaşık karakterlerden biri olan Wolf Larsen' ın gözünden okumakta ilginç olabilirdi. Ayrıca çok fazla denizcilik terimi içerdiğinden çok sık sözlüğe ihtiyaç duyulabileceğini de söylemeliyim.

Deniz KurduJack London · İş Bankası Kültür Yayınları · 20146bin okunma

·

114 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

raflardansızansifa