Bazı kitaplar vardır, insaları düşünmeye sevk eder. Bu kitapta aynen öyle. Kitapta iki ayrı hikaye işleniyor. Birisinde Milli Mücadeleye katılmış bir adamın, sonrasında ülkenin değişimine dayanamayıp sessiz bir protestoya katılması konu alınıyor. Bu yaşlı adam 50 senedir evinden çıkmıyor bu yeni hayat tarzını protesto etmek için. Evinde eşi benzeri olmayan güller yetiştiriyor. Ama bir gün bu yaptığının korkaklık olduğunı düşünmeye başlıyor ve torununda ısrarıyla sabah namazına gidiyorlar. Ama orada gördükleri onu çok üzüyor. Bambaşka hayat tarzındaki insanlar, dinini yaşamayı unutmuş insanlarla karşılaşıyor ve oradaki insanlara bir konuşma yapıyor: .... "sizden önceleri ne diye helak edildi biliyor musunuz, dedi. çünkü onlar kafirlere benzemeye başlamışlardı"... Daha sonrasında ise her hakkı söyleyenin başına gelen şeyi yaşıyor. İkinci hikaye ise para için yaşlı bir adamla evlenen ve parayla mutlu olacağını zanneden ama mutluluğu bir türlü bulamayan bir kadını hazin hikayesi... Aslında tamamen zıt iki hayatı konu almış yazar. Tamamen kültürüne dönük bir hayat yaşayan ve tek derdi ülkesinin içinde buluduğu durum olan bir adam diğer tarafta ise tamamen batı özentisi, olmadığı bir kimliğe benzemeye çalışan ve hiçbir derdi olamamsına rağmen mutsuz insanlar. Çok güzel bir dönem eleştirisi bence. Benim en çok sevdiğim yanı ise hikayenin bir tarafının kendi yaşadığım şehirde geçmesi. Çoğu hikaye İstanbulda geçer ya. Yazar betimler uzun uzun ama sizin gördüğünüz sadece yazarın anlattığı karadır. Ama bu defa defalarca geçtiğim sokaklar, mekanlar, camiiler anlatılınca yazarın anlattığından ziyade kendi yaşanmışlıklarımı katıyorum ve daha zengin bir okuma oluyor. Bu durum beni çok mutlu etti.

Gül Yetiştiren AdamRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 202117,9bin okunma

·

139 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Fatma Nur YILMAZ