Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Umudun, acının ve ızdırabın kitabı. Yaklaşık 100 sayfalık, kısa ancak iz bırakacak bir eser. "öyle bir yaşta idim ve öyle bir mizaçta idim ve çocukluğumda o kadar az oyun oynamıştım ve aldatılmasını o kadar az öğrenmiştim ki, yalan bana suçların en ağırı gibi geliyordu; ve bir yalan söylendiği zaman insanların değil, eşyanın bile buna nasıl tahammül ettiğine şaşıyordum." "doktor bu taze kadavra da yeni gelmiş dedi. taze ve kadavra kelimelerinin garip tezadı beni ürpertti" "felaketlerimizi başka biriyle taksim etmek (paylaşmak) saadettir, fakat annelere değil. annelere anlatılan kederler taksim değil, zarbedilmiş olur. çocukların felaketini iki kat şiddetle hisseder anneler, bu ıstıraplarını çocuklarına fazlasıyla iade ederler, böylece keder anadan çocuğa ve çocuktan anaya her intikal edişinde büyüdükçe büyür" (Annelerin çocukları için belki çocuğundan daha fazla üzüleceğine katılıyorum, ancak her anne çocuğuna bunu yansıtmaz. Benim annem derdimi tasamı daha anlatmadan anlar. önemli bir konuyu konuşacaksam Peyami Safa'nın da bahsettiği durumdan ötürü korktuğum için biraz çekinirim. Oysa şimdiye kadar hangi derdimi anlattıysam bana destek oldu, oluyor. Üzüntümün artmasını bırak tam tersi kafamdaki tüm sıkıntılar gidiyor.) ---- spoiler --- Nüzhet'in kafasındaki şeyler az çok belli olduğu halde öyle davranmaması ve samimiyetle dile getirmemesi belki de çekilen acıların en büyüğü idi. --- spoiler ---
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102,7bin okunma
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.