Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Bu Sesleniş İçli Bir Dua...
Bu konuşmalar yazarla okurun konuşmaları değil, kişinin kendisiyle yahut nefsiyle konuşmaları da değil... Bu konuşmalar; ruhun menbağına, an'ın sonsuzluğa, damlanın okyanusa, zerrenin galaksiye, hüzmenin güneşe seslenişi... Bu konuşmalar kahırda sırlı bir neşe... Neşe de derin bir ah!.. Bir insanın ruhunda boy veren zümrüt hüzünlerin nasıl ışıl ışıl parladığını Samiha annenin, bir insanın uslubundan çok öte ahvalinde buluyor, imreniyoruz. Bu bir kandil gecesi küçük bir kasabanın camisinde, omuz omuza vermiş, gözlerini kapatıp dua edenlerin, nasırlı ellerinden yükselen toprak kokusuna, heybetli bir ağacı sırtında taşıyan tohumun hayat soluğuna, sermayesizliğiyle övünen, iyiliği ve kötülüğü sırtından atmış bir dervişin asasına dayanışına benziyor... Bu konuşmada kendi kayıplarımız birer satır arası boşluk, o cennet gibi ruhun feryatlarında ümitlerimiz var... Kulak verin... Varlık ve yokluk aleminde bir bütünün iki yarısıymış gibi birbirini arayan sırlar ve neyi aradığını bilmese de bu sırların tesiriyle sarhoş ruhlar... Her gördüğümüzde bize sunulmuş bir mâna, her mâna da özümüzden yansıyan bir ışık var... Kaçıp izimizi kaybettirmek istediğimizdir, asıl susuzluğunu çektiğimiz... O bomboş geçirdiğimiz günlerin uzaklaşan birer cevher olduklarını, ziyan ettiğimiz her anın, hayati fırsatlarımız olduğunu ve elimizde kalanın, yıllarca annesini görmemiş bir evladın açılan yüreği, sarmalayan kolları gibi tarifsiz bir nimet olduğunu anlamış olmanın ürpertisi... Yine de anlar içinde nice sonsuz nefesler var, insan bin yıl yaşasa, bin yıl ibadet etse belki o nurlu göz yaşına, o bir anın himmetine erişemeyecek... Dünyayı yerli yerine koyuyor bu sesleniş, 'neyi duymuş ki beni de duysun!.' diyor... Burada uzun bir yolculuk başlıyor; Kainatın Efendisi tok sesliydi, duyanda hep bir yeniden duyma isteği uyandırırdı... Bu dünya neyi duymuş ki!.. Küba mescidinde sabah namazı vakti, kaldırım taşlarında bir hicap var, bir ayak sesi duyuluyor... Sokakta yürürken ashaba 'Ben en arkada yürüyeyim, benim arkamı meleklere bırakın' diyen Resulullah'ın ayak sesleri...Tevazu ve duyanı sarhoş eden bir koku... Bu dünya neyi duymuş ki bunu duysun... O bütün ümmeti kalbine sığdıran, titriyor, 'örtün beni örtün.' diyor, bu sesten yedi kat gök sarsılırken, dünya (...) neyi duymuş ki... Şükretmiyoruz Sâmiha anne, değil iki göze, bu gözün sayısız seyrine şükretmiyoruz... Değil iki kulağa, bu kulağın sayısız duyduğuna şükretmiyoruz, değil aklımıza, bu aklın alemleri aşan kudretine şükretmiyoruz... Öyle güzel bir niyazı vardı ki Sâmiha Ayverdi'nin, bunu canı gönülden dilemeyi dua eyledim; "Ya Rabbi madem ki şu garip kulunun emanetini almazsın, o vakit yalnızca seni yaşamayı nasip eyle bana..." Sâmiha Ayverdi, 1905 Ramazanının Kadir Gecesi'nde doğmuş, 1993 'ün Ramazan ayında Mevlâ'ya kavuşmuştur. Bu nedenle Ramazan ayında eserlerini okumak ayrı bir lezzettir benim için. Bu eseri de Ramazan ayına saklıyordum, fakât şimdi okumak nasipmiş. Bir mektubunda şöyle yazar: "Allah'ım verdiği lutfun kıymetini bildirsin." Notlarımı Abdulkadir Geylani Hz. nin duası ile sonlandırmak istiyorum; "Ey acı ve tatlı su arasında duvar koyan Rabbimiz (cc)! Bizimle sana karşı nefret veyâ hoşnutsuzluk göstermenin arasına duvar koy. Bizimle senin takdirinle çekişmenin arasına perde koy. Bizimle günahlar, isyanlar arasına rahmetinden bir perde çek." Amin.
Dile Gelen Taş
Dile Gelen TaşSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2003113 okunma
··
3.342 görüntüleme
Feyza okurunun profil resmi
İnceleme ,edebi hüner kokuyor hakikaten. Elinize sağlık 👌
Eylül Türk okurunun profil resmi
Asıl hüner eserde hocam, varolun ☘️
Eylül Türk okurunun profil resmi
youtu.be/aGFvuqetHg4 Bir nokta idim kıldı benî kaamet-i Tûbâ Giydirdi eliften beni tâ yâ’ye o Mevlâ Âyanda iken gizlice bir gevher-i yektâ Rabbim beni kıldı ulu bir Kâ’be-i Ulyâ İdrâk-i me’ânî ile rûh ufkunu geçtim Ol sikke-i kevneynin özü cevheri bendim Cismim görerek sen beni gördün mü sanırsın Gölgem bu benim yoksa sen aslım mı sanırsın Eylerse eğer kendin ayân sen yok olursun Bu perde-i sûretle beni ben mi sanırsın Yârab seni hiç bilmeye kaadir mi olur ben Bilse bilir ancak seni sen, bensiz olan ben Ben kendimi kaybettiğim anda seni buldum Devr eylediğim âlemleri yok vâr olarak ben Yâ Rab şükr etmeğe insanda ne vardır? Eltâfına, ihsânına itaat mı, ne vardır? Kulluk mu sanırsın a sefil gaflet-ü cürmü Yokla hele gör kendini kim sende ne vardır Yâ Rab Senin eltâfını ta’dâda mecal yok İfâ-yı şükür eyleyecek kimsede kaal yok Her ne var ise bende benim cümle senindir Vermezsen eğer şükrü de şükr etmeğe hâl yok Geldim geleli âleme ettin bana ihsan Her arzumu verdin burada kalmadı noksan Ben pâk olarak saf nice geldimse vatandan Öyle dilerim avredi verme bana hicran Firkat oduna dûzaha Allah beni atma Sevdiklerinin bâşı için cânımı yakma Ken’an kulunun çoksa da isyân ü günâhı Dûr etme cemâlinden onu cehline bakma Ken'an Rifâî
H.Ozer okurunun profil resmi
👏👏👏👏👏👏👏
Oldi okurunun profil resmi
Hemde deneme türü.. Rabb'im Geylani Hz.'nin duasındaki biz'e beni, ailemi, dostlarımı, ümmeti Muhammedi de dahil etsin.
Eylül Türk okurunun profil resmi
Amin Oldi cümlemizi inşallah 🌹
özlem okurunun profil resmi
Amin Cancağızım.. Amin🌹 Yakın bir vakitte an içinde şahit olduğum bir film karesini anımsadım sözünde.. Bir Dedeyle torun, birlikte su aramak için dağ tepe yola çıkarlar. Dede ki eli öpülesi bir çoban, torun tertemiz bir Anadolu çocuğu.. Torun, toyluğunda bir an önce suyu bulup ferahlamanın peşindeyken dede çoğu gençte olmayan bir çeviklikle, sabır ile o an toprağa çömelir ve dinler.. dinler.. Torunu anlayamaz tabii bu durumu, hali ve vakti çocukluktur :) ve o an dede şöyle der: Bak evlat.. Derinlerde, çok derinlerde coşkuyla akan bir su var. Dinle... Samiha anne, coşkuyla akan bir su ise o derinlerde, Sen ki o su'yun berraktan da bir yüz kollarısın. Samiha anne kandiliyse, müjdesiyse bir vaktin ki.. Sen o kandilin pınarısın, can'ısın. Söz, mirasıdır insanın ve gelip geciciliğe bunca kucak açmışken zaman, ne mutlu Samiha anneden senime, kalbinden ki söze; bir kandil'e selâm vardır... Mevlam sözünü, nurumu ki sakınsın inşallah.. Affolsun bunca aydınlığın ki içinde kifayetsiz kalan, bir noktanın izinde olan sözüm.. Şifa'n ile meleğim ❤️✨🍀
erhan okurunun profil resmi
Abla sen hep yaz. Samiha Anne'yi senden okumak zevk.
Eylül Türk okurunun profil resmi
Sağolasın Erhan, Samiha Anne'nin eserleri şifalı kaynak suları gibi... Nasipse bu sene eserlerini tamamlamak niyetindeyim.🌿 İstifadeli okumalarımız olsun, vaktine bereket. :)
Kübra keskinpıçak okurunun profil resmi
Öyle güzel yazmışsınki uslanmaz nefsimin huzuru kaçtı hicsizliklerle dolu olan içim satırların da hayat buldu Rabini andı kalbim pişmanlıklarla yandı içim şükürle doldu okumakta nasipimiş nasip eden Allah'a hamd olsun
Eylül Türk okurunun profil resmi
Kübra Hanım, hâlâ buralardaysanız, affedin yorumunuzu şimdi gördüm, sizin de gönlünüze sağlık 🌿☺️
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.