Gönderi

144 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Reşat Nuri GÜNTEKİN 25 Kasım 1889 tarihinde İstanbul’da doğdu. Babası askeri doktor olduğundan çocukluğunun büyük kısmını Anadolu’nun yoksul kasabalarını gezerek geçirmiş. Anadolu halkını ve sorunlarını iyi tanıyan usta yazar, yaptığı gözlemleri kitapta trajikomik bir şekilde dile getirmiş. Osmanlı’nın son dönemlerinde yaşadığından; kitabın dili bana biraz ağır geldi. Bol miktarda Osmanlıca kelimeye yer vermiş olması, kitabın akıcılığını bozarak bitirmemi zorlaştırdı. Kitabın sahip olduğu bu ağır dile rağmen kurgusu sağlam ve merak uyandırıcıydı. Bence anlatılan olaylar, günümüzde de yaşanmakta olan bir gerçeği trajikomik bir şekilde ortaya koymaktaydı. Başına kötü bir felaket gelmeden anılmayan insanlar başlarına gelen felaketle birdenbire umursanmaya başlıyor, yapılan plansız ve abartılı yardımlarla felaket bölgesi ilgi odağı haline geliyor. Aslında olduğundan şüphe duyulan bir zelzele haberi Sarıpınar Kasabası’ndan çıkarak, Dünya’nın diğer ucuna kadar yayılıyor. Gelen bu tepkiler, yardımlar, karşısında bölgenin idarecileri ve ileri gelenleri yalan haberi gerçeğe dönüştürmek zorunda kalıyor… Ayrıca beni kitabın sonu oldukça etkiledi. Ortada büyük bir felaket yokken insanların makamlarını kurtarmak için sahte bir felaket yaratması, halkın yoksulluktan bu oyuna alet olması, halktan uzak yöneticilerin bu oyunlara kanarak arkalarından iş çeviren insanlara ödül vermesi…ve bizim aslında ağlanacak halimize gülmemiz…
Değirmen
DeğirmenReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 19981,143 okunma
·
181 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.