Gönderi

Zaman geçtikçe, Tanrı bu saçma sapan dünyada benimle hiçbir bağı olmayan, başka biri haline gelmişti. İşte bunun için asil bir tercihle seppuku yapıp belirsizlikleri ortadan kaldırarak Tanrı dahil herkese gerçeği göstermek istiyordum. Kimseden bir şey beklediğim yoktu ve bu sefer korkmuyordum. Hem korkacak ne vardı ki? İşimi bitirdiğimde keskin bir sancının ardından kasığıma doğru akacak kanın sıcağı yatıştıracaktı beni. İlk an. Korku sadece ilk an için var. Sonrası istemesen de gelecek. Kabullenme ile birlikte büyümeye başlayan huzur, kanın gibi ağır ağır dağılacak tenine. Can çıkacak. Can gidecek. Kaybolacaksın. Huzursuzluk yok. Ağırlık, et, kan, senin için anlamını yitirecek. Doğumunu hatırlıyor musun ki? Yap işte! Soldan sağa derin bir kesik. Durma! Cesaret mi? Düşün istersen. Olanları, olacakları, onları da hatırla. Yapabilirsin. Farkı olmayacak. Sen ve senin gibiler, bırakın artık, düşünmenize gerek yok. Nede garip, düşünmemek... O halde?
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.