Zihin, kişiden bağımsızdır. İnsan onun üzerinde hiçbir kontrole sahip değildir;
canı nasıl isterse öyle yapar. Kişiye rağmen bir konu ,belirler, kişiye rağmen ona bağlı kalır; kişiye rağmen onu bir kenara atar. Kişiden tamamen bağımsızdır.
◇
Uyuyamadan yattığı yatağında kafası durmadan yazdıklarıyla uğraşırdı. Çoğu geceler, o gün üstünde en uzun durduğu cümle gelip onu bulurdu. Alışmayı anlıyordu. İşte insan beyni bile alışıyor, hep aynı şeyi tekrarlıyordu. Öte yanına dönüyor, kurtulamıyordu. 'Uyumam gerek', diye düşündükçe kafası sanki 'Olmaz' diyordu. "Karıncalar bilmeden sever"
◇
Geçmiş insanı hüzünlendirir benzeri bir sözü vardır ya Dostoyevskinin ... Rüyaların güzeli de kötüsü de bana iyi gelmiyor ... Güzel olunca da rüyaymış diyor hevesin gidiyor , bazen de rüya olduğunu bile bile seyrediyorum heveslenmeye gerek yok diye uyanmayı bekliyorum ... Rüya insanın bir yansıması , bir parçası ...
Hayal gücünden korkuyorsun. O yüzden rüyalardan da korkuyorsun. Rüya sırasında başlayacak sorumluluklardan çekiniyorsun. Ancak uykusuz kalamazsın ve uyuduğun anda da rüyalar başlar. Uyanıkken hayal gücünü bir şekilde bastırabilirsin. Ama rüyaları bastırabilmen mümkün olmaz.
Sahilde Kafka
"Hatıralar mutlu olsun, kederli olsun, hep acı verir."
İnsancıklar
Bu iki alıntının kesişim kümesi; rüyalara bakış açımızı anlatıyor aslında :)