Gönderi

Bir han vardı, ihtiyar, şen bir han kadim, boz bir dağın eteğinde, Ve burada öyle bir bira mayalarlardı ki Ay' daki Adam bile indi yeryüzüne bir gece payına düşeni içmeye. Seyisin çakırkeyif bir kedisi vardı beş telli bir keman çalan Kemanın yayını sallardı bir aşağı bir yukarı Kâh tiz perdeden çığırır, kâh pesten gıygıylardı Kimi zaman da sürterdi ortadan. Hancının minik köpeği pek severdi latifeyi, Konuklar ne zaman neşelense aralarında Kulak kabartır bütün şakalara boğuluncaya kadar gülerdi. Bir de boynuzlu inekleri vardı bir kraliçe kadar mağrurdu; Fakat müzik döndürürdü başını bira kadar Püsküllü kuyruğunu durmadan şallar, ve yeşillikte oynar dururdu.
Sayfa 163Kitabı okudu
·
67 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.