Çizgili pijamalı çocuk; Alman Nazi toplama imha kampı, kitabın baş kahramanı Bruno 9 yaşındaki bir çocuk gözünden anlatılması çok güzel. Irkçılık yeryüzündeki en korkunç hastalıktır. Çocukların dünyasında ırkçılık, kötülük yoktur. Onların dünyalarında arkadaşlık,dostluk insanlık vardır. Dünyayı yaşanmaz bir hale getiren büyüklerdir. Bruno şeker portakalındaki Zeze gibi masum ve dost canlısı bir çocuktur. Kumandanın oğludur ama babasının ne iş yaptığını tam olarak bilmemektedir. Bir gün Berlin'den sevdiği evinden, en iyi üç arkadaşından ayrılmak zorunda kalır. Yaşamak zorunda olduğu evlerini sevmez, kendisini çok yalnız hisseder. Odasının penceresinden tellerin arkasında çizgili pijamalı insanları görür, hepsi aynı kıyafetleri giymişler orada ne güzel çocuklar oyunlar oynuyorlar, mutlu aileler var diye düşünür. Sürekli merak eder. Saatlerce yürür bağdaş kurup oturan Shmuel Polonya'lı bir çocukla arkadaş olur ve bu arkadaşlık her gün teller ardında gizli gizli buluşmalarla dostluğa dönüşür. Büyüklerin kötü Dünyası ırk, din, dil ayrımı küçücük kalplerde yoktur. Okurken bunu iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Kitabın sonu beni çok sarstı asla böyle bir son beklemiyordum. Kalbim çok acıdı bir kes daha nefret ettim ırkı,dini,dili, inancı ne olursa olsun insanı insan olarak sevemeyen- sayamayanlardan. Kitabı sonu kalbimi ne kadar acıtmış olsa da defalarca okumak isteyeceğim müthiş bir eser. Bruno sende Zeze gibi asla unutamayacağım güzel çocuğumsun.

Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139,7bin okunma

·

551 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sena Gümüştaş