~ #alıntılar ~ ”Bir eğitim sisteminin başına gelebilecek en kötü şey onu, güç, kariyer ve prestij elde etme aracına indirgemektir.” “İnsan , yaptıkları kadar yapmadıklarından da sorumludur. Öyleyse pasif bir şekilde bile olsa günlük davranışlarımızla kötülüğü nasıl beslediğmizi göremezsek , iyinin bir parçası da olamayız . " Çığdan hangimiz sorumlu" diyen kar tanesi gibi olmamalı ve sorumluluğu üstlenmeliyiz . Ait olduğumuz topluluğun normlarıyla şekillenen biri olmak yerine , kendi dönüşümü ile başkalarının dönüşümüne ilham veren bir birey olmayı hayal etmeliyiz.” Merhaba herkese, Bugünki kitabım bütün o bildiğiniz(bildiğim) kişisel gelişim kitaplarını unutturacak cinsten orjinal bir kitapla geldim.Kendini keşfetmek ve farketmek isteyen,dönüşüme nerden başlayacağını bilmeyen ve akabinde akıl karışıklığı yaşayanlar,geleceğiyle ilgili endişeleri olup harekete geçemeyenler için rehber niteliğinde bir kitap.Kitabı şiddetle tavsiye etmek istediğimi önceden belirmek istiyorum.Benim gibi okuyup bitirdiğinizde bu neydi böyle,ne okudum böyle?.. diyeceğinizden eminim.Çünkü bu tür kitaplarla arama biraz mesafe koymuştum ta ki,bu kitapla tanışana kadar…Bildiğiniz üzere Kişisel gelişim kitaplarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Bazen yarım bıraktıklarım oluyordu,hoşuma gidenler de.. Yarım bıraktıklarımın nedeni genellikle artık duymaktan yıldığımız klişelerle dolu olduğundan, bir çoğumuz bu kitapları hafife almaya meyleder olduk.Ancak elbette kişisel gelişim hiç de hafife alınacak bir konu değil. Bu kitapta bildiğimiz klişelerden mümkün olduğunca uzak, gerçekten pratik ve uygulanabilir yöntemler sunan,orijinal ve “dikkat!”cesaretle okunmayı bekleyen roman tadında bir kitapla karşılaşacaksınız.(İtiraf etmeliyim ki beklentim yüksek değildi) Kitabın konusuna gelecek olursak;Kitaba Üniversite öğrencisi olan hayatta hiçbir amacı olmayan tek düze yaşayan karakterin psikolojik süreciyle giriş yapıyoruz.Hayatının değiştireceği gün okula gidip gitmeme konusunda kararsızlık yaşıyor, ani bir kararla okula gitmeye karar veriyor.O gün onun için hem hayatının aşkını hem de anlamsız hayatının amacını bulması için bir grup insanla tanışması dönüm noktası oluyor.Ava sayesinde bu gurupla tanışıyor ve onu gruba kabul ediyorlar.Grup kurucusu yeni gelenlere kendi seçtiği bir isim takıyor.Ona “Endelüs” ismini veriyor.Endelüs,grubu kuran Sinâ’nın yanında hayatının amacını bulduğunu sanır ve daha önce hiç mutlu olmadığı kadar mutlu olduğunu hisseder.Ama endişeleri vardır içten içe.Grup 'Müdahale edin ve sessiz kalmayın.' Anlayışıyla hareket ediyor;insanları sorgulamaya, düşünmeye ve boyun eğmemeye davet ediyorlar.Endelüs’ün grup içindeki görevi gelecek nesilleri yetiştirip dünyayı daha iyi bir yer haline getirmektir.Bunun için de bir okul inşa etmek istiyor.Bir zaman sonra grup iyi bir yol katedip yükselişe geçiyor.Bu yükselişin sarhoşluğuyla grup eski halini aratır oluyor.Endelüs bunu farkediyor ve düzeltmek istiyor ama girişimleri başarılı olamıyor aksine yeni olumsuzlar doğuyor.Acaba Guru’nun söylediği kehanet gerçekleşiyor muydu?Sonrasında neler olacak en önemlisi aşkı ne olacaktı? sonuçları ve sonrasında olanları bu nefes kesen kitabı okuyarak öğrenmeniz gerekecek. Kitap yedi bölümden oluşuyor.İlk bölümünde Grup,grubun kurucusu ve aşkıyla olan ilişkilerini oturtuyor.Sonraki bölümler kendi içinde tutarlı bir akış ve bağlılık yakalarken, aynı zamanda her bölüm bir diğerinden bağımsız bir çıkarım dünyası sunuyor. Bireysel ve toplumsal alanda can alıcı o kadar çok konudan dem vuruyor ki,hangi birinden bahsedeyim bilemedim…Zengin bir içeriği olan kitap uzun sohbetlere, zihin açıcı tartışmalara yol açacak düşünce silsilesine kucak açıyor. Okurlarına birçok farkındalık kazandıracağını düşündüğüm favori bir kitap oldu benim için.Anlatmak istediklerini ustaca kurgulanmış hikayeler üzerinden aktarıyor. Müthiş tasvirler ve sade anlatımıyla Gürkan Sekmen tüm tecrübe ve bilgi birikimini kullanıyor kitapta. İlk hedeflerinden birisi İnsan zihninin nasıl şekillendirildiğini anlatmak olsa da, bunu yaparken insan ruhunu, ego ile ilişkisini ve iç içe geçmiş bir çok kavramı gün yüzüne çıkarıyor.Psikolojik,sosyolojik,felsefik öğretiler ile birey ve toplum olguları üzerine düşündürüyor ve çözümler sunuyor.Statüleri ,rolleri ve bütün itiş kakışıyla insanın varoluşsal hikayesini dokuz farklı kişilik tipi üzerinden anlatıyor.İnsanın kendini arayış serüvenini ve çözümlemelerini bu formatta vermesi kitabı vazgeçilmez kılıyor.Başucu kitaplarınızdan biri olacağına o kadar eminim ki.Zamansız kitaplardan olmaya aday , tekrar tekrar okuyacağınız ve her okuduğunuzda yeni farkandalıklar doğuracak; etkileyici,düşündürücü olduğu için potansiyeli yüksek bir kitap olduğuna inanıyorum. Sohbeti Endelüs’ün bir sorusuyla bitirmek istiyorum: “Filmimizin başrolü müyüz yoksa figüranı mı? Kendi hikayemizin kahramanı mıyız yoksa kurbanı mı? Kendi hayat sahnemizin aktörü müyüz yoksa dekoru mu?… Altını üstünü çizecek, üzerine derin düşünülecek ve hayat dersleri çıkarılacak fikirlere sahip olan bu kitabı mutlaka “Okuyun , okutturun.”Sizlerin de okurken büyük keyif alacağınızı düşünüyorum.Kitabı okumama vesile olan @lindaacarr ‘a ,okurlarına böyle güzel bir eseri sunduğu için #gürkansekmen ‘e sonsuz teşekkürlerimle…

El Yapımı RuhlarGürkan Sekmen · Yüzleşme Yayınları · 202174 okunma

·

156 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Linâ’nın Annesi