Gönderi

196 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Başarılı
Livaneli’den çoğunlukçu demokrasilerin ‘çoğulcu demokrasiler’ olmadığını, çoğunluğa dayanan oylama sisteminin de diktatörlüğün maskesi olduğunu anlatan çok güzel bir roman. Yaşadıklarıyla Livaneli’nin hayatını düşününce ne çok şey deneyimlemiştir bu ülkede buna benzer ne çok şey görmüştür diye düşünmekten kendimi alamadım. Romanın konusuna gelirsek ‘Son Ada’ 40 hanenin ev sahipliği yaptığı kimselerin bilmediği bir saklı cennet. Bu cennette yaşama şansı bulan insanların ütopik hayatı bir gün ölen bir ada sakininin oğlunun adadaki evi satılığa çıkarması ve bu evi de emekliye “ayırtılan” önemli bir devlet başkanının satın alması ve adayı dönüştürmeye çalışmasıyla değişiyor, bir distopyaya dönüşüyor. Martılar bana sembolize edilen ve her diktatör rejim için olmazsa olmaz olan “içimizdeki düşman” temasını düşündürdü. Martıların öcünü alması ise aklıma Alfred Hitchcock’un ‘Birds’ filmini ve meşhur sahnesini getirdi. Beğenerek okudum, böyle değerli bir sanatçımız olduğu için kendimi şanslı sayıyorum.
Zülfü Livaneli
Zülfü Livaneli
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201331 okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.