Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

544 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Okurken etrafınızda ruhlar dolaşsın istiyor musunuz? Bu kitabı okuyun. :)) Mesele sansasyonel bir giriş yapmaktır, yapılmıştır. Latin Amerika’nın en güçlü yazarlarından biri İsabel Allende.
Ruhlar Evi
Ruhlar Evi
de onun ilk ve büyük ses getiren romanı. Romanı , belki de Latin Amerikalı yazarların darbelerle, şiddetle kaynaşmış çalkantılı tarihlerinin gereği olarak toplumsal anlatıyı temel alarak yazmış. En belirgin karakterse akrabalık ilişkisinin bulunduğu Şili’nin eski başkanı Salvador Allende. Halkın demokratik seçimlerle iktidara getirdiği compenero Allende’nin katledilmesi ve ardından diktatör Pinochet’in iktidara gelmesi, sadece dünya sosyalistlerinin değil, İsabel Allende’nin de zihninde iz bırakmış belli ki. Buradan hareketle söylenebilir ki, bu kitap bir şekilde İsabel Allende’nin yaşamından izler taşır. Onun kişisel tarihi, hem politik olarak hem de erkek egemen söylemin karşısında tekinsiz, büyüsel ve dikbaşlıdır. Tam da bundan ötürü Ruhlar Evi’nde baskıcı erkek egemenliğinde alternatif, güçlü bir kadın kurgusu yaratır. Yönetici aileden gelen bir ailenin üç kuşağını işlerken, Şili’deki kaotik yaşamı kadın kahramanlar üzerinden verir. Kahramanlık kadınlara yüklenmiştir. Erkek karakterler kadınların ataerkil düzene karşı koyuşları karşısında edilgen, ikincil biçimde konumlandırılır. İktidar kadınlardadır. Yaratıcı güç, yazma yeteceği yine kadın karakterlerin sahip olduğu özelliklerdir ve Allende yazma sanatını da erkeklerin elinden hırçınlıkla çekip alır. Bunu da büyüyle, telepati ve halk söylenceleriyle güçlendirir. Üç kuşağın hikayesini anlatırken birkaç karakterle sınırlı bir anlatım oldukça zor. Bu kitapta da hikayeye sürekli yeni karakterler girer. Davetsiz misafirleri sevmeyen okurların gözünü korkutmasın bu, malum işin içinde var bir büyü. Bunu okuru rahatsız eden bir mesele olmaktan çıkarır Alende. Yazarın karakter yaratmadaki başarısını ne kadar övsem az gelir. Rosa’nın yeşil saçlarından bir peri masalı, Esteban’ın öfkesinden bir seri katil romanı, Ferula’nın kırgınlığından bir drama, Blanka’dan bir aşk romanı, Clara’dan dört başı mamur bir roman çıkardı, ve hepsi ölmeden okunması gereken kitaplar listesine girerdi kuşkusuz. Ama İsabel Allende hepsini bir araya toplayıp eşsiz bir roman çıkarmış ortaya. Çok övdüm değil mi? Yok mu bu kitabın bir kusuru diyenler olabilir. Gelin biraz da onlardan bahsedelim. Latin Amerika edebiyatında
Acı Çikolata
Acı Çikolata
’nın yazarı
Laura Esquivel
Laura Esquivel
ve İsabel Allende için, büyülü gerçekçiliğin light versiyonu eleştirisi yapıldığını biliyor muydunuz? Ben de bilmiyordum:)) Diyor ki bu eleştiri sahipleri: -Okunmak için daha doğrudan bir tarz yaratılması gerektiğine kanaat getirdiler. Cortazar’ın varoluşçu tarzına karşı çıkıp, gerçekliğe dönmek gerektiğini düşündüler. -Tarihi anlatı niteliğinin tarihi kesinlikle desteklenmesi gerektiğine inandılar. Bu da gerçekçiliği destekleyici bir tavır ortaya koydu. -Okunmak için kadın edebiyatı ve cinselliği öne çıkardılar. Her iki yazarın kitaplarını okuyanlar bilir ki bu eleştiriler doğrudur. Her iki yazarın edebiyatında da dozu kaçırılmış bir cinsellik anlatısı mutlaka bulunur. Ülkenin tarihini ya da politik atmosferini konuya dahil etme çabası çok açıktır. Kötü mü? Belki değil. Ama ben her iki yazarın kitaplarında anlatımın büyüsünün bozulduğu yerlere baktığımda bu iki konuyu görürüm. Genel anlatımı güçlendirmek şurda dursun , onu zayıflatan, eğreti duran, kabaca sırıtan bölümlerdir bunlar. Gerçekler işin içine kabaca girer, büyü bozulur. Kitap özelinde ikinci eleştirimse anlatıcının kim olduğunu kitabın sonuna kadar belli olmaması. Anlatan bazen dışarıdan biriyken, bir paragraf, bazen bir sayfa sonra Esteban’a dönüşür. Yazarın bunu bilinçli olarak mı tercih ettiğini bilmiyorum. Ama okuma kalitesinin bu noktalarda kesintiye uğradığını söylemek zorundayım. Peki bunlar kitabı kötü bir kitap mı yapar? Yapmaz, yapamamış. Vardır ya bazı kitaplar, daha ilk sayfasına elinizi uzatırsınız, o sizin kolunuzu yakalar ve bir daha bırakmaz. Bu onlardan. Hani vardır bazı kitaplar, kitap okurken yanıma bir bardak çay alayım dersiniz, bardak bardak çay soğutur size. Çünkü bardağa uzanırken kaçıracaklarınızdan korkarsınız. Bu onlardan. İsabel Allende’nin anlatım ustalığı kitabı elinizden bırakmayı mümkün kılmaz. Ve sizi 540 sayfa ne zaman bitti diye bakakalırsınız. Okuyunuz efendim. Büyülü okumalar..
Ruhlar Evi
Ruhlar EviIsabel Allende · Can Yayınları · 20201,125 okunma
··
4.338 görüntüleme
『Ʉ₦ØⱤ₮ⱧØĐØӾ∇7』 okurunun profil resmi
Emeğinize sağlık çok güzel bir inceleme olmuş, keyifle okudum 🙏
Emel Keleş okurunun profil resmi
Teşekkür ederim 🙏
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.