Gönderi

194 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
‘‘Şiir,’’ diyor ‘‘hayatımızın bir döneminde hepimizi çağırmış, hepimize seslenmiş olmalı. Bazılarımız için çok yakından geliyordu galiba ses ve ne dediği de çok açıktı.’’ 1992 yılının Aralık ayında Meral, aniden ortadan kaybolur. Meral’in isimsiz bir şairle gidişi ile kardeşi Can, anne ve babası da şiire sarılır. Meral’in kiminle gittiğine, neden gittiğine bir cevap bulmaya çalışırlar yıllarca, bir gün geri döneceğini umut etmekten de vazgeçmezler. Ablasının gidişinden sonra, yıllar boyu şiirle bağını koparmayan Can, isimsiz şair hikayelerini bir kitapta toplar. İçinden hiçbir zaman atamadığı ablasına bir sesleniş biçimidir aslında bu, bir gün bir yerlerde yazdıklarını okuması umududur. Barış Bıçakçı’nın yalın ama dopdolu anlatımı beni oldukça etkiler. Tarihi Kırıntılar da bu yalın ve dolu anlatımı şiirlerle buluşturan, en derinlerinize dokunan bir kitap. Bir yandan isimsiz şairlerin hikayelerine, öte yandan da Can’ın hikayesine ortak olmak, her bir sözcükte Meral’den izler bulmaya çalışmak... Bu kadar yalın, ama bir o kadar da karmaşık bir roman.
Tarihi Kırıntılar
Tarihi KırıntılarBarış Bıçakçı · İletişim Yayınları · 2019965 okunma
·
244 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.