Biz kadınlar, bize söylenen "yapma" uyarılarına rağmen burnumuzun dikine gitmeyi nasıl da başarıyoruz öyle. Bizzat yaşayıp görmeden ne uyarıları dikkate alıyoruz ne yasakları. Bu sebeple aşkı yitiren evli çiftin hikayesi...
Okuduktan sonra kitaplarımın tahlilini yapmayı, yazıldığı döneme kadar inip araştırma yapmayı seviyorum. İlgimi çeken bir nokta; Tolstoy'un kendi yaşamından alıntı yaparak kitabı yazmış olması...
Her kadının hayalidir mutlu bir evlilik. Ve o evliliğin huzurunun yine o kadının eliyle yok oluşu... Okurken hem beni üzdü hem de bazı yerleri o kadar güzel, akıcı anlatılmış ki saatlerce kaybolup gitmeme de yetti.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.