2015 yılında LGBTİ+lar, Türkiye’de güçlenen siyasi akımların ve hareketlenmelerin hedefi haline geldi, LGBTİ+ düşmanlığı üzerinden
ayrımcılık ve LGBTİ+nefret daha da derinleşti. Doğu Avrupa ve Ortadoğu’nun en kalabalık onur yürüyüşü olarak gerçekleştirilen “İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü” 2015 yılından itibaren yasaklandı.
İzleyen yıllarda bu yasağı diğer şehirlerde gerçekleştirilen onur yürüyüşlerine getirilen yasaklar izledi. 2017 yılında Ankara Valiliği’ninLGBTİ+ etkinliklerine getirdiği yasaklar ile LGBTİ+lar hukuken çok daha güvensiz bir atmosferin içerisinde yaşamaya mahkum bırakıldı. Anayasal olarak güvence altına alınmayan LGBTİ+ların Türkiye’den göç hareketliliği de bu süreçte hızlandı.
1993 yılından itibaren kendi öz örgütlenmesini sağlayan Türkiye’deki LGBTİ+ hareketi, yıllar içerisinde daha da görünür hale geldi. Dernek, komisyon, oluşum, öğrenci kulüpleri üzerinden, farklı şehirlerde örgütlenme çalışmalarına devam eden LGBTİ+ hareketinin görünürlüğü, günümüzde daha ciddi bir tehdit olarak algılanmaktadır.LGBTİ+ hareket, gerek medya organları tarafından gerekse resmi kurumlarca sıklıkla hedef gösterilmektedir.