Gönderi

Tüm mümkünatlar yanıp giderken içinde hala o kırık şarkının notalarını taşıyan kulaklarım utansın. Aklım, İşgal altında olan duygularımın sömürgesindeyken yaşamak isteyen çocuklarımı , yani umutlarımı kurtarmayan benliğim utansın. Her defasında bu son deyip isyan etmeye korkarken sabrettiğim dertlerim, şükrümden utansın. Ben bir dilencinin çocuğuna gülüşünü kıskanırken beni elest bezminden koparanlar utansın. Dilim, Susma konuş diye bas bas bağırırken bizi susturan, hatta ve hatta çenemize bir gamze konduran işaret parmakları utansın. Eyüp Sultan' da Buğdaylarını beyaz güvercinlere doğru fırlattırken kanadı kırık kuşları görmezden gelen yaşlı teyzeler ,melek yüzlü amcalar utansın. Daha kimler utansın , kimler kızarsın . Gece olsun , ışıkları sönsün bu alemin . Gözler birbirlerini görmeyiversin. Bari bu utancı, bu gözler görmeyiversin.
·
48 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.