Gönderi

48 syf.
7/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
kitabın beni esas etkileyen tarafı, ana karakterin gerçek oluşuydu aslında. o ana kadar o anki şartlarla kurulmuş bir hayatın, nasıl bambaşka bir yere gidince, elindeki tutkuları ve insanı o insan yapan özellikleri alınınca mahvolabileceğini sonuna kadar da hissetirdi. madame de prie'nin kendi içinde verdiği savaşı, hangi birimiz vermezdik ki? bu yoğun hayatın içinden alınıp bambaşka bir dünyanın içine konulsak, hangi birimiz bir müddet sonra eski renkli hayatlarımıza dönmeye çalışmazdık? hayır demeyin, madame de prie de aynı bizlerin yapacağı gibi başta kendisini tamamen özgür ve mutlu hissetti. özüne döndüğünü düşündü. fakat eski yaşantısının ufak bir kırıntısına dahi muhtaç kalması uzun sürmedi. bir çok alıntı var, hepsi de vurucu ve etkileyici paragraflar. ancak beni en çok etkileyen kısım, kısa ve tek bir cümleydi. belki alayla söylenmişti ama kesin gerçekle karışıktı. "je vais mourir, oh ne me plaignez pas!" (yakında öleceğim, bana acımayın!) ve belki de madame de prie'nin bu sözü, içten içe bildiği, yine de kabul etmek istemediği bir gerçekten ibaretti. zira bu çaresiz kadının ölümünün haberi bir sihirbazın anlamsız gösterisi içinde kaybolup gitti, aynı ölürken korumaya çalıştığı gülümsemesi gibi.
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,9bin okunma
·
1 artı 1'leme
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.