Geyikli Gece
Halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta
Herşey naylondandı o kadar
Ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı
Ama geyikli geceyi bulmadan önce
Hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk.
Geyikli geceyi hep bilmelisiniz
Yeşil ve yabani uzak ormanlarda
Güneşin asfalt sonlarında batmasıyla ağırdan
Hepimizi vakitten kurtaracak
Bir yandan
Sayfa 115 - Yky 37.Baskı ~Dünyanın En Güzel Arabistanı/Geyikli GeceKitabı okudu
·
789 görüntüleme
"Uyar'ın mezmur diliyle Tevrat arasında bir ilişki kurulabilir. Uyar, Tevrat'taki mezmurların edasından çok ustaca yararlanmış. Bu arada 'sular, geyik' gibi kullanmaktan hoşlandığı birtakım görüntülerin Tevrat'tan çıktığı da söylenebilir." (Fethi Naci)
Şiirde Dün Yok Mu
"Geyikli gece, gizleyerek kurtardığımız inanç, ümit, sevişme vaktidir. Belki de öyle bir geyik olmadığı gibi, öyle bir gece de yok, belki şehrin dışında değil, kendi içimizdedir." (Nermin Menemencioğlu- Şiirde Dün Yok Mu)
"Geyikli Gece şiirine 'halbuki' bağlacıyla başlaması, söylememeyi seçtiği (ama söylememeyi seçtiğini 'çak tırdığı') pek çok şeyden geldiğini, bütün bir kültürel muhtevayı gördüğünü ve o söylemediklerinin, tanımlanamaz varlıklarını, güçlerini, söyleyeceklerinde göstereceğini hem 'öncesi'ne, hem de 'sonrası'na duyurur gibi dir." (Sayfa 222 Şiirde Dün Yok Mu )
''Geyikli Gece"için hem biz onu kurtardıkça var olabilen, hem de varlığıyla bizi korku'dan, vakit'ten, gladyatörler'den, dişliler'den, büyük şehirler'den kurtaran bir büyük bu dünyada olma duygusudur diyebilirim.
Şiir ve insan'ın ölüme karşı tek direnme noktası olan, Sonsuz ile Öbürü arasında kurulan bu sırat köprüsü, ancak 'Geyikli Gece'nin gelmesiyle ortaya çıkar.(Şiirde Dün Yok Mu sayfa 155(
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.