youtu.be/1D4PEWUbozs
Kitapta bahsi geçenler;
Emile Zola - Therese Raquin
Emile Zola - Nana
Archie Çizgi Roman
Joseph Campbell - Kahramanın Sonsuz Yolculuğu
Kölelik, Skandal ve Çelik Raylar
Ian McEwan kitapları
İncil
Tim O’Brien Taşıdıkları Şeyler
On İkinci Gece - William Shakespeare
Venedik Taciri - William Shakespeare
Daniel Keyes - Algernon’a Çiçekler
George Orwell - 1984
Jackqueline Susann - Bebekler Vadisi
David Foster Wallace - Infinite Jest
Cormac McCarthy - Blood Meridian
Charles Dickens
Margaret Mitchell - Rüzgar Gibi Geçti
Dizi; The Blacklist
Film; Elmas Hırsızları
Deadly Express
Şarkı; Teddy Bear’s Picnic
September Morn
Yazmaya başladığından beri okurlarına çoğunlukla korku, gerilim ve fantastik kurgular sunan Stephen King, son kitabında bir tarz değişikliği denemiş. Kitabı yazmaya karar verdiğinde bunun doğaüstü olayları içermeyen bir kurgu olacağını bildiğini söyleyen yazar, karşımıza sevebileceğimiz bir kiralık katil çıkarmış. Kitap tek bir türle sınırlandırılamaz. Çünkü bu kurgu polisiyeden aksiyona, romantizmden drama farklı türlerin harmanlanmış hali. Yani Billy Summers’ın uğraştığı doğaüstü varlıklar değildi, onun uğraştığı tecavüzcü ve katillerin başı çektiği canavarlardı.
Billy Summers, kendince adalet anlayışı olan ve yalnızca kötüleri öldüren bir kiralık katil. Bu yönüyle yaptığı her şeyi meşru kabul etmemek elde değil. Son işini yapıp emekliye ayrılmak istiyor. Karşılığında alacağı para iki milyon dolar olunca her zamankinden daha dikkatli ve şüpheci olmak zorunda.
Kötülerden zekasını saklayıp onların karşısında kendini ‘mal modu’na alıyor. Üstlendiği son iş için altı ay kadar normal bir hayat sürmesi ve farklı bir kimliğe bürünmesi gerekiyor. O artık David Lockridge adında bir yazar. Bir ofisi ve yeni tanıştığı komşuları var. Olay gününe kadar sürdüğü bu normal hayat ona gerçekten keyif veriyor, komşularıyla Monopoly oynayıp iş arkadaşlarıyla yemek yiyor. Hatta gerçekten bir yazı yazmaya başlıyor; çocukluğundaki travmalardan başlayarak Irak savaşı gazisi olduğu kendi hikayesini ele alıyor. Bazen bu işi yapmaktan vazgeçmeyi düşünse de kararını değiştirmiyor. Daha sonra hayatına girecek olan Alice isimli genç kızla hem karakterimiz hem de roman bir kırılma noktası yaşıyor ve heyecan doruğa ulaşıyor.
Billy bir şeylerin ters gittiğini düşünüyordu ve sezgilerinde yanılmadı. İşler ona anlatılandan farklı seyretmeye başladı. Son işini yapmak için çıktığı yolculuk onu tahmin edemeyeceği yaşanmışlıklara sürükledi. Bu hikaye boyunca Emile Zola’nın Therese Raquin kitabını yanından hiç ayırmadı. Kendine özgü ahlak ve adalet anlayışıyla intikamının peşine düştü ancak hesapta olmayan başka bir şey daha vardı: aşık olmak!
Ayrıca kitapta katilin yalnız kalması gerekiyordu ve kurgunun gerçekliğini arttırmak için olayın geçtiği tarihi covid salgınının başladığı döneme denk getirildiğini görüyoruz.
King yarattığı son karakterle bence en çok sevilen kitapları arasındaki sıralamayı değiştirecektir. Toplumsal meselelere değinmeyi ihmal etmediği bu kitabı King severlerin elinden bırakamayacağını düşünüyorum. Kitap benim için artık ilk beş Stephen King kitabı arasında. Ayrıca Overlook Oteli göndermesi de sadık okurlarını mutlu edecek güzel bir detaydı. Kitabın 2023 yılında yayımlanması planlanan mini dizisini ise sabırsızlıkla bekliyorum.
Kısacası King son kitabıyla bu zamana kadarki birikimini ustaca ortaya koymuş. Daha fazla beklemeyin, bu kitabı okumak için harekete geçin!
Billy SummersStephen King · Altın Kitaplar · 2022581 okunma
·
301 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.