Gönderi

88 syf.
8/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
“Açlığın zekayı geliştirdiği, tokluğun ise tam tersine körelttiği söylenir.” Lázaro isimli karakterimizin, İspanya'da 16. yüzyılda yaşanan ekonomik sıkıntı ve üzerine babasız ve annesiz kaldıktan sonra hayata tutunma çabasını, karakterin ağzından, okuyoruz. Yanında çalıştığı efendilerinin sahtekarlıkları, yolsuzlukları, cimrilikleri anlatıyor bize. Yazar eserde din adamlarının yolsuzluklarını vurguladığı için,engizisyonun hışmına uğramamak için eseri anonim olarak yayımlamıştır. Dili akıcı ve etkileyici bir eser. Eserde beni en düşündüren ve etkileyen kısım: “Cenazelerden söz etmişken, Tanrı beni affetsin, insanlara bir kastım yok; ama o törenlerin sonunda verilen yemeklerin dışında hiçbir zaman karnım doymuyor ve ancak birisi öldüğünde yemek yiyebiliyordum. Bu yüzden Tanrı'ya her gün birisinin canını alması için dua ediyordum. Ağır hastalar için ayin töreni düzenlendiğinde, özellikle kutsal yağ sürme töreninde rahip, hasta kişi için dua edilmesini istediğinde Tanrı'dan hastayı yanına alması için tüm kalbimle dua ediyordum. Eğer birisi Azrail'in elinden kurtulacak olursa ona binlerce kez lanet ediyordum. Buna karşılık ölüme yenik düşerek mezarı boylayan birinin ardından bildiğim tüm duaları okuyordum.” Bazı çaresizlikler insana her şeyi yaptırır ve söyletir. Kimine göre aç kaldığı için hırsızlık yapan insana merhamet etmek gerekir. Kimi de bunun da meşru olmadığını söyler. Peki karakterimizin bu yaptığı ne kadar etik diye düşündüm. Hiç aç kalmamış birisi belki bu durumu anlayamaz. O nedenle ahlaki açıdan bu düşünce berbattır.
Tormesli Lazarillo
Tormesli LazarilloAnonim · Can Yayınları · 20151,401 okunma
·
1.754 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.