Gönderi

Varsın İnanırım
Günlerden haftanın içinden bir gündü. Şehrin en mübarek semtlerinden olan Eyüp'e sırtımı dayamış, yüzümü Haliç'e dönmüş oturuyorum. Derdim var. Daha doğrusu bir çıkmazdayım. Tepemden vuran güneşin de etkisiyle hafif öne eğilirken parmaklarımı şakaklarıma dayayıp yer yer öylece duruyorum. Ayaklarımın etrafındaki yaprak kırıntılarına, ufak böceklerin hareketlerine odaklanmaya çalışıp kafamı dağıtmak istiyorum. Pek başaramıyorum. Olacak olan oluyor, biliyorum. Bundan da ötesi inanıyorum. Böyle düşününce manidar bir tebessüm rüzgarı yüzüme vurup gidiyor. İşte bu başı öne eğip kalkmaların birinin akabinde sol tarafımdan yaşlı bir çiftin geldiği gözüme çarptı. Belki de çarpmadı, emin değilim. Çünkü yaşadığım olayın tesiri ne önce ne sonra allak bullak etti. Evet, sünnet nispetinde uzun olan ak sakallarıyla yürüyen amca bana şunu söyledi; "Oku kendini." Ben, şaşırma seviyesi düşük olan insanlardanım. Fakat bunca konuşan, gülüp eğlenen, yürüyen insanın arasından bir nevi seçilmiş olmak beni afallattı. Duyduğum şeyin teyitini istediğimden sanki duymamış gibi yaparak "Ne?" diye sordum. Tekrar "Oku kendini" dedi. Görmedim elbette fakat eminim ki gözlerim belerdi. İçimde müthiş bir korku ve ümit açığa çıktı. Bir şey mi gördü diye omuzlarıma baktım çocukça. Ya bir şey varsa diye toz silker gibi üfleyip elimle iteledim omuzlarımı. Ürperti bu! Ağzımdan ses olarak çıkıp çıkmadığı meçhul istiğfar ve subhanallah zikirleri geldi. Hayatımda ilk defa biri için Hızır mı acaba diye düşündüm. Oturduğum yerden gittikleri yere baktım. Yirmi otuz metre ileride bir yerdeler eşiyle. Elini öpmeye gitsem ayıp olur mu acaba diye düşündüm. Ne kadar zaman böyle sürdü bilmiyorum fakat kendimi okudum. Ben halen aynı yerde otururken onlar dönüş yoluna revan olmuşlardı. Yakınlaştıklarında göz göze geldik. "İyi olmuşsun aslan parçası" dedi. Güldüm, "Allah razı olsun amca" diye cevapladım. "Eyvallah" ile yetindi ve uzaklaştı. Haklıydı, rahatlamıştım. Halen içimin kıvrımlarında bir yerde duran inanamazlığımı o an def ettim. Olacak olan oluyordu nihayetinde ve insan maddeden ibaret değildi. Senin göremediğini bir başkası görebilir. Sen bilmezsin ama işte bildirirler. Sen duymazsın ama duyururlar. Sen okumazsın ama okuturlar. Sen unutursun ama hatırlatırlar. Ben, Allah'ın izniyle o amcayı unutmayacağım. Sizlerse bilin ki böyle ulvi kimseler gerçekten var.
··
2.432 görüntüleme
Elif okurunun profil resmi
Her sabah evin kapısından çıkmadan önce Ayetel Kürsi okumayı Rahmetli anneannemden kalan bir miras olarak bilirim. :) Rabbim mekanını cennet eylesin.
Şeyma okurunun profil resmi
En sevdiğim yaşanmışlıklar 🌿 elleri öpülesi ihtiyarlar
erhan okurunun profil resmi
Gidip öpmediğimden içimde ukde kaldı aslında.
2 sonraki yanıtı göster
erhan okurunun profil resmi
Tüm nimetler talan talan Hızır bekler darda kalan Varı yalan, yoğu yalan Bu dünya kimin dünyası?
Abdurrahim Karakoç
Abdurrahim Karakoç
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.