Gönderi

127 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kütüphanelerini istediğin kadar kilitle; zihnimin özgürlüğünü ne bir kapı, ne bir kilit, ne bir sürgüyle kısıtlayabilirsin! Virginia Woolf'un kadınların toplumdaki konumunu ele aldığı ve özellikle kadınlara seslendiği bir eser. Kitabı okurken erkek düşmanlığı gibi ne bir algı ne de bir görüş var. Feminizmi daha tam olarak kavramamış olsak da her kadınlarla ilgili - olması gereken bir cümle kurulduğunda - bir konuşmada feminist yaftasını düşmanca yediğimiz de oluyor. Yani daha olanı anlatmaya çalışırken bile bazı kalıplara girdirmeye çalışan bir çevremiz veya algımız olmuyor değil. Kitabı okuduktan sonra zamansız yazılmış gibi hissettim. 1929 dan bu yana acaba değişen bir şeyler oldu mu yoksa biz kadınlar hala olması gereken haklarımız için hala savaşıyor muyuz? Bazen hak kelimesini kullanmaktan da bıkmıyor değilim. Kullanmama sebep olan olaylar yoruyor. Toparlayacak olursak :)) kitaptan sıkılmadan okuyorsunuz dili ağır değil. Her kadının kendine ait bir odası olmalı deyip konuyu kapatmak isterken burada oda denilince hep illa somut bir oda olarak bile bakamıyorum bazen zihnimi, stresli bir süreçten sonra alıp 10 dk bile sürse bir tatile çıkmıyor değilim. Güzel leylakların, güllerin, iğde ağaçlarının, ıhlamur ağaçlarının olduğu kuşların sabah gün doğumu ile o umutla öttükleri zamanı alıp bu odamda yaşamayı da seviyorum. İğde kokuları sarsın herkesi :) iyi okumalar “Para kazanın, kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!”
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İletişim Kitabevi · 202138,3bin okunma
·
281 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.