Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Benim seçimim, benim kararım.
Ben anlamıyorum. O kadar aşk kitapları okuyoruz. Mesela
Yaralı
Yaralı
,
Piraye
Piraye
. Bende iz bırakmış olduğu için sadece örnek veriyorum. Neden bu kitaplara tepkili değilken
Bir Kürt Sevdim
Bir Kürt Sevdim
kitabına karşı önyargılar var? Bu bir gerçektir ki kültür farkı olan aile çocuklarının aşkları yara alır. Yarım kalır. Neden bu kadar kavuşulmayan aşık var sanıyorsunuz? Önyargılar neden? Ya seversiniz, sevmezsiniz o ayrı. Herkes her kitabı okumak zorunda değil. Yada biri yarım bıraktı diye başkasına da okuma diye yüklenemez. "Ben sevmemiştim"demek ayrı, "Saçmalık" demek ayrı. Nedir bu öfke? Irk ayrımı diyerek kitabı yargılayanlar ırk ayrımı yapıyor farkında olmadan. Ya sevmiş, sevmiş. İmanını sevmiş, merhametini sevmiş. Öyle böyle değil ha, delice sevmiş. Yüceltmiş, yermemiş. Nedir ya bu isyanın sebebi? Lütfen birbirimize saygı duyalım. Siz sevmeğin tamam ama bana "okuma" diye de gelmeğin.
Kitabsever
Kitabsever
··
2.265 görüntüleme
Lavinya okurunun profil resmi
Aynı fikirdeyim abla bu kitapla ilgili inceleme yapmadan önce birsürü inceleme baktım ve hepsi o kadar önyargılıydıki kendi kendime dedimki bu kitabı tek benmi sevdim herkes ırkçı gözüyle kitabı okumuş ama ben farklı bir gözle okudum herkese de öneriyorum hiçte pişman değilim okuduguma
Kitabsever okurunun profil resmi
Ben kitaba başladığımda bana bir inceleme bıraktılar yoruma, öfke patlaması var incelemede. Diyor ki;"Her Kürt erkek esmer olur diye bir şey mi var". Ya kitapta öyle bir şey dememiş ki. Sevgilisi esmer diye her esmer çocukta onu görüyorum demiş. İkisi arasında dağlar kadar fark var. İşte bu kadar da önyargılı insanlar. Kalbim sançtı iki aşığın haline. Irkçılık diyorlar ya, Gülşah ailesinden gidiyor sevdiği için. Sığ düşünceli diyor. E onun ailesi Türk. Ama neden buraya kimse dikkat etmiyor? Çünkü insanlar görmek istediğini görür
11 sonraki yanıtı göster
M. T. okurunun profil resmi
İnsanlar ne yapıp ne yapılmayacağını söylemek konusunda kendilerini öyle özgür bırakmışlar ki; bu beni ilgilendirir mi, benim böyle bir cümle kurmaya ya da karşımdaki kişiye şöyle yapma böyle yap demeye hakkım var mı diye düşünmeden, bodoslama bir şekilde akıl buyuruyorlar. Ve bu şekilde davranan kişiler günden güne artıyor ne yazık ki. Belki de bir dönem o kadar susmuşlar ya da susturulmuşlar ki -her bakımdan olabilir- artık her konuda kendilerine pay çıkarıp bunun da hakları olduklarını savunanlar var. Ne denir ki..
Kitabsever okurunun profil resmi
Ne denir ki... Algıları kapayıp at gözlüğüyle bakılınca sonuç ortada
2 sonraki yanıtı göster
Erdal ÖZAYDIN okurunun profil resmi
Aynen kimse kimsenin seçim ve kararına karışıp yönlendiremez. Hele bunu ırkçı bir zihniyetle yapıyorsa hiç karışma hakkı yoktur. Eğer dostane bir şekilde öneri ve tavsiye veriliyorsa dinlenir. Beğenilen alınır kullanılır. Beğenilmeyen orda bırakıp istediği gibi istediği şeyi yapar, sever veya gider. Irkçı zihniyetler; toplumda hastalık yapan bir mikroptur. O mikrop toplumu sürekli hasta etmek için uğraşıp durur. Allah'ın yarattığı bir ırkı, aciz kullar inkar edemez. Eğer etmeye kalkıyorsa o kendini inkar ediyor demektir. Hepimiz birlik, beraberlik ve kardeşçe yaşadığımız sürece ve birbirimize saygı duyduğumuz sürece ancak var olabiliriz. Artık bu ırkçı söylemle ve tavırlardan midemiz bulanıyor. Artık bu zihniyetlerin devri kapanmış olmalıydı. Artık ırkçı zihniyetler, literatürlerde en tehlikleri patojen olarak yerini almalıydı. Bu zihniyetlerden toplum tedavi olmalıydı şimdiye kadar. Ama sanırım ırkçı zihniyetler toplum denen bedende başa çıkılamaz bir kanser hücresine dönüşmüş durumda. Yazık çok yazık. Zavallılar... Elinize emeğinize sağlık hocam güzel ifade etmişsiniz 👍👍
Kitabsever okurunun profil resmi
Yorumunuz için çok teşekkür ederim. Maalesef ırkçılık yapmayın diyenler bunu daha çok yapar oldu. Umarım önyargılar biter bir gün. Bütün problemler kökünden hallolur🌼🤲
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.